1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

14. Hukuk Dairesi 2016/16396 E. , 2020/4767 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
14. Hukuk Dairesi 2016/16396 E. , 2020/4767 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10/11/2014 gününde verilen dilekçe ile aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, Osmangazi ilçesi 2631 ada 17 parsel üzerindeki 3 No'lu bağımsız bölümün muris ...'na ait olduğunu, tarafların taşınmazda elbirliği halinde malik bulunduklarını, bu taşınmazın davacı ve muris tarafından yıllarca birlikte kullanıldığını, Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi davasına konu olduğunu belirterek, taşınmazın Türk Medeni Kanununun 652/1 maddesi gereğince davacı adına tescilini istemiştir.
Davalı ..., muris ...'nun sağlığında hem kendisine hem de diğer davalıya fiilen bağımsız bölümler tahsis ettiğini, davalı ...'nin 4. Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi davası açtığını belirterek, 3 No'lu bağımsız bölümün davacıya tanınmasına bir itirazı olmadığını beyan etmiştir.
Mahkemece, davacıya verilen kesin süreye rağmen gerekli işlemin yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, Türk Medeni Kanununun 652. maddesine dayalı 'Aile konutunun miras hakkına mahsuben sağ kalan eşe özgülenmesi' istemine ilişkindir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 652. maddesi; 'Eşlerden birinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları
konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir.'
Haklı sebeplerin varlığı halinde, sağ kalan eşin veya miras bırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına karar verilir.
Miras bırakanın bir meslek veya sanat icra ettiği ve altsoyundan birinin aynı meslek ve sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde, sağ kalan eş bu hakları kullanamaz. Tarımsal taşınmazlara dair miras hukuku hükümleri saklıdır” hükmünü içermektedir.
Sağ kalan eş mirasçı ise; miras paylaşımında, aralarındaki mal rejimi ister edinilmiş mallara katılma rejimi, ister mal ayrılığı, ister paylaşımlı mal ayrılığı, ister mal ortaklığı olsun, katılma olanağı bulunsun veya bulunmasın mal rejimindeki hakları dışında, mirasın paylaşımında aile konutu ve ev eşyalarının kendisine özgülenmesini isteyebilecektir. Ancak bu özgüleme ve alım hakkı bedelsiz değildir.
Somut uyuşmazlıkta; mahkemece davacı tarafa dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun tespitine dair karar alması için 14/04/2016 tarihli duruşmada iki haftalık kesin mehil verilmiş, davacı taraf bu süre içerisinde Bursa 4. Aile Mahkemesinde 26/04/2016 tarihinde dava açmıştır. Mahmece bu davanın sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile taraflar arasında yargılaması devam eden Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1560 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasındaki ara kararı dikkate alınarak kesin süreye riayet edilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; görülmekte olan eldeki dosyanın aynı mahkemenin 2014/1560 Esas sayılı dosyasında ayrılmış bir dosya olmadığı, ayrı bir esasa kayıtlı bir dosya olduğu halde bu konuda da yazılı olduğu şekilde gerekçe gösterilerek karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 09/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.