1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

16. Hukuk Dairesi 2016/2458 E. , 2018/7687 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
16. Hukuk Dairesi 2016/2458 E. , 2018/7687 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ... TESPİTİNE İTİRAZ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sırasında ... İlçesi Kargakonmaz Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 85 parsel sayılı ve 6.123,61 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu belirtilerek ... adına tespit edilmiş iken itiraz üzerine komisyonca davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın ... komisyon kararının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3. maddesine göre 'bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması' zorunludur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297 ve 298. maddeleri de kararların gerekçeli olarak yazılmasını zorunlu kılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/c maddesi uyarınca gerekçenin; 'tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri' göstermesi gerekir. Bir başka anlatımla; gerekçe okunduğunda, mahkemece verilen hükme nasıl ulaşıldığının anlaşılması gerekir. Böylece, davacı veya davalı sıfatıyla bir yargı organı önüne gelen kişilerin, hukuk devletinde yaşamanın doğal sonucu olarak hukuk güvencesi, adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakları uyarınca haklarında verilen kararlar yanında kararların hukuki süreci ve yargısı da denetlenebilir olur. Somut olayda, mahkemece dinlenilen yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından hangisi ya da hangilerinin beyanlarına üstünlük verildiği açıklanmadan “yukarıda yazılı gerekçelerle davacının davasında haklı olduğu” belirtilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak; mahkemenin hangi gerekçe ile davayı kabul ettiği gerekçeli karardan anlaşılamamakta olup hukuksal gerekçe gösterilmeden hüküm kurulmuş olması T.C. Anayasası'nın 141 ve HMK'nın 297. maddeleri hükmüne uygun bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; kararın gerekçesiz olması nedeniyle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,12.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.