1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

16. Hukuk Dairesi 2016/12823 E. , 2019/7178 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
16. Hukuk Dairesi 2016/12823 E. , 2019/7178 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Dava konusu taşınmazların tarafların kök murisi olan...'tan geldiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın... terekesinin taksim edilip edilmediği noktasında toplandığı, davalı tarafça dava konusu taşınmazların dedeleri Ziya'dan kendilerine intikal ettiği ve Ziya terekesinin taksim edildiği iddiasında bulunulduğu, mahallinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından, dava konusu taşınmazların uzun yıllardır davalı tarafın kullanımında olduğunun anlaşıldığı, kök muris Kamil’in 1331 yılında, davalıların dedesi Ziya’nın ise 1954 yılında vefat ettiği, kök murisin ölüm tarihi dikkate alındığında taşınmazların çok uzun süredir davalı tarafın malik sıfatıyla kullanımında olduğu ve bu kadar uzun süreli kullanımın taksime karine teşkil ettiğinin kabulünün zorunlu olduğu, bu karinenin aksinin de davacı tarafça kanıtlanmadığı belirtilerek, açıklanan bu olgular karşısında temyiz edilen 1/2 pay yönünden davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 135 ada 4, 137 ada 3, 174 ada 8 ve 13 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazlar, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla davalılar ... ile ... adlarına ayrı ayrı tespit edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak, taşınmazların miras payları oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dava konusu taşınmazların, tarafların kök murisi Kamil’den geldiği ve murisin terekesinin taksim edildiği kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş, söz konusu kararın davalılardan ...’ın temyiz etmesi üzerine hüküm, Dairemizin 06.03.2014 tarih, 2014/2783 Esas, 2189 Karar sayılı ilamıyla yukarıda açıklanan gerekçeyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Mahkemece verilen ilk hüküm, yalnızca davalılardan ... tarafından temyiz edilmiş, böylece hüküm, kararı temyiz etmeyen davalı ... yönünden kesinleşmiştir.
Hal böyle olunca; mahkemece davalılardan ... payı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kesinleşmiş ... payının tekrar hükme konu edilmesi ve davacı taraf yararına oluşan usuli kazanılmış hakkı ihlal edecek şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.