2. Hukuk Dairesi 2016/12691 E. , 2018/3330 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

2. Hukuk Dairesi 2016/12691 E. , 2018/3330 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki dava ve ziynet alacağı yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; nafakanın ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması da gerekir (TMK m. 174/2). Boşanmaya sebep olan olaylar bu nitelikte değilse manevi tazminata hükmedilemez. Erkeğin son ayrılıkla kadınla birlikte misafir olarak kadının ailesine gittiği, beraber bir gün kaldıkları, erkeğin sabah işe gidiyorum diye evden ayrıldığı ve sonra da kadını almaya gitmediği, o tarihten beri tarafların ayrı yaşadığı, bu nedenle erkeğin kusurlu olduğu, kadının kusurunun bulunmadığı yapılan
yargılama ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Davacı-karşı davalı erkeğin boşanmaya neden olan kusuru, davalı-karşı davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Öyleyse davalı-karşı davacı kadının manevi tazminat talebinin reddi gerekir. Bu husus nazara alınmadan davalı-karşı davacı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
4-Davalı-karşı davacı kadının davası boşanma ve ziynet alacağına ilişkin olup kadın karşı dava dilekçesiyle düğünde takılan ziynetlerin erkek tarafından alınıp geri verilmediğini belirterek bu ziynetlerin aynen, mümkün değilse bedelini talep etmiştir. Davacı-karşı davalı erkek ise ziynetlere ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamıştır. Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillerden, düğünde takılan takıların düğünden sonra erkek tarafından mobilya borçlarının ödenmesi ve araba alımında kullanıldığı, ziynetlerin bozdurulup harcandığı, kadının baba evine gittiğinde ziynetlerinin bulunmadığı anlaşılmış, kuyumcu bilirkişi raporu da dikkate alınarak kadının açtığı ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kadının talebi 80 gram set ve 6 adet burma bileziğe ilişkin olup mahkemece kadının talebini aşacak şekilde üç adet beş gram yüzük ve bir adet isimli kolyenin fazladan kadına verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece kabul edilen ziynetlerden üç adet yüzük ve bir adet isimli kolye yönünden davanın kabulü doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.03.2018(Çrş.)




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön