17. Hukuk Dairesi 2018/5944 E. , 2018/12048 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
17. Hukuk Dairesi 2018/5944 E. , 2018/12048 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından manevi tazminatla sınırlı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili araç ile seyir halindeyken meydana gelen heyelanı fark edemeyerek aracın göçüğe devrilmesi sonucu 440,00 TL çekici bedeli, 949,99 TL parça motor şanzuman işçiliği ve 2.360,00 TL kaporta ve boya işçiliği olmak üzere toplam 3.749,99 TL maddi hasar meydana geldiğini, olay yerinde herhangi bir uyarıcı levha olmadığını, kaza sonucu müvekkilinin yaralandığını beyanla, 3.749,99 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, kazaya karışan aracın malikinin 3. kişi olduğunu, davacının ilgisi bulunmadığını, heyelan yerine gerekli uyarı levhaları konulduğunu fakat vatandaşlar tarafından kaldırılıp götürüldüğünü beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1-davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 2.488,75 TL'nin 23/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı HMK.'nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK'nun 427. maddesinde öngörülen temyiz
kesinlik sınırı 1.1.2018 tarihinden itibaren 2.598 TL'ye çıkarılmıştır.
Davacı tarafça 2.000,00 TL manevi tazminat talep edilip mahkemece manevi tazminat talebi reddedildiğinden, hüküm davacı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin manevi tazminat hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından manevi tazminatla sınırlı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili araç ile seyir halindeyken meydana gelen heyelanı fark edemeyerek aracın göçüğe devrilmesi sonucu 440,00 TL çekici bedeli, 949,99 TL parça motor şanzuman işçiliği ve 2.360,00 TL kaporta ve boya işçiliği olmak üzere toplam 3.749,99 TL maddi hasar meydana geldiğini, olay yerinde herhangi bir uyarıcı levha olmadığını, kaza sonucu müvekkilinin yaralandığını beyanla, 3.749,99 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, kazaya karışan aracın malikinin 3. kişi olduğunu, davacının ilgisi bulunmadığını, heyelan yerine gerekli uyarı levhaları konulduğunu fakat vatandaşlar tarafından kaldırılıp götürüldüğünü beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1-davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 2.488,75 TL'nin 23/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı HMK.'nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK'nun 427. maddesinde öngörülen temyiz
kesinlik sınırı 1.1.2018 tarihinden itibaren 2.598 TL'ye çıkarılmıştır.
Davacı tarafça 2.000,00 TL manevi tazminat talep edilip mahkemece manevi tazminat talebi reddedildiğinden, hüküm davacı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin manevi tazminat hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.