17. Hukuk Dairesi 2016/19669 E. , 2019/7402 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
17. Hukuk Dairesi 2016/19669 E. , 2019/7402 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacıya ait olup Serkan Yılmaz'ın sevk ve idaresindeki aracın ... plakalı araca çarpması sonucu, müvekkiline ait aracın hasara uğradığını ve kullanılamaz hale geldiğini, davalı kasko sigorta şirketine yapılan başvurunun reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araç kiralama nedeniyle 3.000,00 TL'nin dava tarihinden, araç değeri olan 30.000,00 TL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sürücü değişikliği yapıldığını ve araç sürücüsünün alkollü olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 23.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 08/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
dair karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya kasko sigortalı aracın meydana gelen kazada hasarlandığını ve aracı kullanamadığı gerekçesiyle başka bir araç kiralamak durumunda kaldığını açıklayıp tazminat talebinde bulunmuş, davalı tarafça hasarın teminat dışında kaldığı savunulmuş, mahkemece davacının hasar bedeli talebinin kısmen kabulüne, araç kiralama bedeli talebinin tümden kabulüne karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir.
Taraflar arasında düzenlenen kasko poliçesindeki 'kiralık araç hizmeti' klozunda bu hizmetin kazanın oluş yeri dikkate alınmaksızın olay başına azami 7 gün süre ile poliçe vadesinde azami 2 sefer yararlanmak üzere poliçe tanziminde sigortalı tarafından belirlendiği belirtilmiş olup, mahkemece, dosya arasına alınan oto kira sözleşmesine göre 30 gün karşılığı toplam 3.000,00 TL ödendiği gerekçesiyle davacının araç kiralama bedeli talebinin tamamına hükmedilmesi isabetli değildir.
Yine aynı klozda pert hasarlarının teminat dışında olduğu belirtilmiş olmasına ve davacı tarafın aracın pert olduğunu kabul ederek tazminat talebinde bulunmuş olmasına göre mahkemece aracın pert sayılıp sayılmayacağı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 266/1. maddesinde 'Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir' düzenlemesine yer verilmiştir. Kanun'un açık metninde de görüldüğü üzere, teknik bilgi gerektiren bir konuda, sadece tarafların talebinin bulunması halinde değil, mahkemenin de re'sen bilirkişi incelemesi yaptırması mümkündür.
Bu durumda, mahkemece yapılması gereken, makine mühendisi bilirkişiden aracın pert sayılıp sayılmayacağı konusunda açıklayıcı, denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak, kasko poliçesinde yer alan 'kiralık araç hizmeti' klozunun yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda tartışılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacıya ait olup Serkan Yılmaz'ın sevk ve idaresindeki aracın ... plakalı araca çarpması sonucu, müvekkiline ait aracın hasara uğradığını ve kullanılamaz hale geldiğini, davalı kasko sigorta şirketine yapılan başvurunun reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araç kiralama nedeniyle 3.000,00 TL'nin dava tarihinden, araç değeri olan 30.000,00 TL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sürücü değişikliği yapıldığını ve araç sürücüsünün alkollü olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 23.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 08/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
dair karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya kasko sigortalı aracın meydana gelen kazada hasarlandığını ve aracı kullanamadığı gerekçesiyle başka bir araç kiralamak durumunda kaldığını açıklayıp tazminat talebinde bulunmuş, davalı tarafça hasarın teminat dışında kaldığı savunulmuş, mahkemece davacının hasar bedeli talebinin kısmen kabulüne, araç kiralama bedeli talebinin tümden kabulüne karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir.
Taraflar arasında düzenlenen kasko poliçesindeki 'kiralık araç hizmeti' klozunda bu hizmetin kazanın oluş yeri dikkate alınmaksızın olay başına azami 7 gün süre ile poliçe vadesinde azami 2 sefer yararlanmak üzere poliçe tanziminde sigortalı tarafından belirlendiği belirtilmiş olup, mahkemece, dosya arasına alınan oto kira sözleşmesine göre 30 gün karşılığı toplam 3.000,00 TL ödendiği gerekçesiyle davacının araç kiralama bedeli talebinin tamamına hükmedilmesi isabetli değildir.
Yine aynı klozda pert hasarlarının teminat dışında olduğu belirtilmiş olmasına ve davacı tarafın aracın pert olduğunu kabul ederek tazminat talebinde bulunmuş olmasına göre mahkemece aracın pert sayılıp sayılmayacağı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 266/1. maddesinde 'Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir' düzenlemesine yer verilmiştir. Kanun'un açık metninde de görüldüğü üzere, teknik bilgi gerektiren bir konuda, sadece tarafların talebinin bulunması halinde değil, mahkemenin de re'sen bilirkişi incelemesi yaptırması mümkündür.
Bu durumda, mahkemece yapılması gereken, makine mühendisi bilirkişiden aracın pert sayılıp sayılmayacağı konusunda açıklayıcı, denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak, kasko poliçesinde yer alan 'kiralık araç hizmeti' klozunun yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda tartışılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.