19. Hukuk Dairesi 2018/1168 E. , 2019/17 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

19. Hukuk Dairesi 2018/1168 E. , 2019/17 K.


'İçtihat Metni'



Taraflar arasındaki alacak davası hakkında ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen davanın reddine yönelik 29.09.2016 gün, 2014/409 E.-2016/863 K. sayılı hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararın davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgilere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... gelmiş olduğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacı vekili, taraflar arasında 20.06.2009-20.06.2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 3 yıl süreli 'Tek Elden Dağıtım Sözleşmesi' akdedildiğini, sözleşmenin süre sonunda uzatılmadığını, davalının sözleşmenin geçerli olduğu sürede ürün satmadığı halde, satış yapılmış gibi fatura tanzim ettiğini ve bu faturalardan kaynaklanan iskontoları zimmetine geçirdiğini, davacı şirketi 178.294,81 TL zarara uğrattığını, bu miktardan davacı şirketin 39.532,18 TL DBS'den kaynaklanan borcu mahsup edildiğinde bakiye 138.762,64 TL alacağın bulunduğunu, ayrıca taraflar arasındaki 08.03.2012 tarihli tutanak ile soğutucu ünitelerinin davacı tarafından verildiği ve iade edileceğinin, istenmesine rağmen geri verilmemesi halinde bedellerinin ödeneceğinin kararlaştırıldığını, 28 adet iade edilmeyen soğutucu bedeli 6.950,20 TL alacağın da olduğunu, taraflar arasındaki 20.06.2009 tarihli sözleşmenin 10. maddesine göre davalının sözleşme hükümlerine aykırı hareket ettiği ya da yükümlülüklerinden herhangi birini yerine getirmediği takdirde 150.000 USD cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalının sözleşme hükümlerini açıkça ihlal ettiğini ileri sürerek 138.762,64 TL alacak ve 6.950,20 TL emanet soğutucu bedeli toplamı 145.712,84 TL'nin dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek reeskont faizi, 150.000 USD cezai şartın dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek bankalarca uygulanan en yüksek döviz mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, satın alma sözleşmelerinin davacı şirket ile satıcı firmalar arasında yapıldığını, davalı şirketin ilgisi bulunmadığını, düzenlenen tüm hibe, iskonto ve katılım faturaların tamamının davacı şirketin belirttiği zamanda ve onayı ile kesilmiş faturalar olduğunu, davacı şirketin yetkililerince kontrol edilip onaylandığını, davalı şirketin haksız olarak iskonto almasının söz konusu olmadığını, sözleşmenin feshinden sonra davacı tarafa ait tüm makine ve soğutuculardan uhdelerinde bulunanların sevk irsaliyeleri ile birlikte davacı şirkete teslim edildiğini, tüm iddiaların yersiz bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, davacı tarafın incelenen ticari defter ve kayıtlarında dava tarihi itibariyle 32.581,97 TL, davalı kayıtlarında ise 39.531,79 TL davalı alacağının bulunduğunun bilirkişi raporu ile saptandığı, aradaki 6.949,82 TL'nin soğutucu bedeline ilişkin olduğu, davalı tarafça teslim alındığı belirlenen ve davacı tarafa iade edilmeyen toplam soğutucu bedelinin 3.474,94 TL bulunduğu, davacının TTBOS sistemi ile davalının ticari defterlerinin karşılaştırılmasında anılan sisteme göre 166.356,07 TL davalının fazla iskonto aldığının tespit edildiği, ancak bunların dayanağı faturaların davacı kayıtlarında mevcut olmadığının bilirkişi raporu ile belirlendiği, TTBOS sisteminin web tabanlı bir veri tabanı yazılım sistemi olduğu ve davalı tarafça verilen log kayıtlarının bilgisayar mühendisi bilirkişi tarafından yapılan incelenmesinde davacının ve davalının yapmış olduğu işlemler, silme ve değiştirme ile ilgili detay bilgisinin bulunmadığı, yalnızca sisteme hangi tarihlerde hangi IP adresinden girildiğinin görüldüğü, TTBOS sisteminin Maliye Bakanlığı’ndan alınan izne dayalı olduğu veya faturaların elektronik ortamda düzenleme yetkisinin bulunduğuna ilişkin davacı tarafça bir delil ibraz edilmediği, taraflar arasındaki sözleşmenin 8.j maddesinde aralarında çıkacak her türlü anlaşmazlıklarda davacının defter, kayıt ve belgelerinin kesin delil olacağının belirlendiği, TTBOS sisteminin delil olacağı yönünde bir düzenleme bulunmadığı, ticari defter kayıtları ve dosya kapsamıyla davanın sübut bulmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi’nce, dava dosyası içeriğine göre mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 11.01.2018 gün, 2017/380 E.-2018/38 K. sayılı hükmünün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdiren 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, dosyanın ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, Dairemiz ilamından bir örneğin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 08/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön