1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

20. Hukuk Dairesi 2017/8898 E. , 2020/1301 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
20. Hukuk Dairesi 2017/8898 E. , 2020/1301 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, ... ili, ... ilçesi, ... köyü 1652 parsel sayılı 18000 m² yüzölçümündeki taşınmazın Hazine adına tarla vasfıyla kayıtlı olduğunu ve bu taşınmazın kısmen yörede 1975 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, kesinleşen orman sınırları içinde kalan kısmının tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini ve davalının müdahalesinin men'ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; 10.09.2013 tarihli fen bilirkişileri raporunda (A) harfi ile gösterilen 3058,36 m² taşınmazın tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, bu bölüme davalının müdahalesinin men’ine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 19/11/2015 gün ve 2015/13128 E. - 11413 K. sayılı kararıyla hüküm kısmen düzeltilerek onanmış, kısmen bozulmuştur. Hükmüne uyulan kararda özetle; 1) 'Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yazan “taşınmazın 3058,36 m²'lik kısmı orman sınırı içinde kalmaktadır” şerhinin silinmesine” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına, 2) Hazinenin müdahalenin men’i kararına ilişkin temyiz itirazları yönünden; mahkemece, taşınmazın orman yapılan (A) harfi ile işaretli bölümüne davalının müdahalelerinin men’ine karar verilmiş ise de, davalı taşınmaz tarla vasfıyla Hazine adına tapuda kayıtlı olduğu sürece ilgililerin kullanma hakları bulunduğundan, müdahalelerinin men’ine karar verilemez. Bu nedenle, mahkemenin taşınmazın orman yapılan bölümü hakkında müdahalenin men’i kararı vermiş olması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.'' denilmiştir. Yapılan yargılama neticesinde mahkemece, davanın kısmen kabûlü ile,
Tapuda davalı adına kayıtlı olan ... ili, ... ilçesi, ... köyü ... mevkiinde bulunan 1652 parsel sayılı taşınmazın orman sınırı içerisinde kalan ve Harita Mühendisi ... ve kontrol memuru ... tarafından düzenlenen 10/09/2013 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen, Orman Yüksek Mühendisi ... tarafından düzenlenen 15/09/2013 tarihli raporda (A) harfi ile gösterilen 3,058,36 m²'lik kısmının tapusunun iptali ile son parsel sayısı verilerek orman vasfıyla Hazine adına tesciline,
Dava konusu taşınmaza ilişkin müdahalenin men'i talebinin reddine,
Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yazan taşınmazın 3,058,36 m²'lik kısmı orman sınırı içinde kalmaktadır' şerhinin silinmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1975 yılında 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu, 2007 yılında aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden, 7139 sayılı Kanunun 33. maddesi uyarınca da Orman Yönetiminden de harç alınmasına yer olmadığına 11/03/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.