21. Hukuk Dairesi 2016/13511 E. , 2018/1699 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

21. Hukuk Dairesi 2016/13511 E. , 2018/1699 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı ... Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

Dava, davacının davalı işyeri nezdinde 21.01.1995-21.04.2010 tarihleri arasında geçen ve Kurum’a bildirilmeyen hizmetlerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile “davacının 01/07/2004 ve 30/04/2010 tarihleri arasında davalı ... ... Ürünleri ve Aletleri Mühendislik Hizmetleri Seracılık ve Ambalaj Malzemeleri Sanayi Limited Şirketi'nde aralıksız ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitine, fazlaya ilişikin taleplerinin reddine ,davalı ... kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine” karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, somut olayda sigortalı hizmet sürelerinin tespitine yönelik Mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükmün kurulmasında yeterli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda, öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı , kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları ya da komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına davalı işyerince Kurum’a herhangi bir hizmet bildiriminde bulunulmadığı, davalı işyerinin 01.04.1994-12.06.2008 tarihleri arasında ... s.s. no ile, 01.01.1997-21.04.2010 tarihleri arasında ... s.s. no ile, 01/09/2009 tarihinden itibaren devam kaydı ile ... s.s. no ile Kanun kapsamında olduğu, 1999/01-2004/01 dönemine ait ... s.s. no ile ve 2009/04-2010/04. ay dönemine ait ... s.s. no ile davalı işyerinin bordroların getirtildiği, yapılan zabıta araştırması ile davalı işyerine komşu işyeri çalışanlarının tutanağa bağlanmak suretiyle Mahkeme’ye bildirildiği, alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı, davalı, bordrolu tanıklar ile kamu tanıklarının dinlenildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, duruşmalarda dinlenilen tanıkların ihtilaf konusu dönemin tamamında davalı işyerinin kayıtlı çalışanı oldukları denetlenemediğinden dinlenilen tanıkların Yargıtay'ın aradığı nitelikte tanıklardan olmadığı, tanık beyanlarının hüküm kurmaya yetersiz ve elverişsiz olduğu, bu şekilde Mahkemece davacının çalışma olgusunu yeterli ve gerekli bir araştırmayla hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde tespit edilemediği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, davalı işyerine ait uyuşmazlık konusu dönem bordrolarının tamamını Kurum’dan getirtmek, re’sen belirlenecek olan bordrolu çalışanların beyanlarına tanık olarak başvurmak, tanıkların beyanları ile yetinilmemesi, adreslerine ulaşılamaması halinde ... Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarına başvurmak ve Mahkemece toplanan tüm delilleri birlikte değerlendirmek suretiyle sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön