21. Hukuk Dairesi 2016/9863 E. , 2018/11 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

21. Hukuk Dairesi 2016/9863 E. , 2018/11 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı, davalı işverene ait işyerinde 15/02/1997-30/03/2000 tarihleri arasında yer altı maden işlerinde asgari ücretin iki katı üzerinden geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ile Feri Müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

Dava, davacının 15.02.1997-30.03.2000 tarihleri arasında davalıya ait yer altı maden işyerinde asgari ücretin iki katı tutarında ücretle geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 15.02.1997-10.03.1997 tarihleri arasında eksik bildirilen 5 günlük çalışmasının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davalı işveren tarafından davacı adına 15.02.1997-10.03.1997 tarihleri arasında 4A kodu ile yirmi gün hizmet bildirimi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.' hükmünü içermektedir. Madde hükmünden yazılı hak düşürücü sürenin, yönetmelikte belirtilen belgeleri işveren tarafından Kuruma verilmeyen sigortalıları kapsamakta olduğu, işe giriş bildirgesi verilmiş sigortalılar yönünden hak düşürücü sürenin işlemeyeceği anlaşılmaktadır. Yargıtay HGK'nun 03.03.2004 tarih 2004/21-139 Esas-117 Karar ve 05.02.2003 tarih 2003/10-7 Esas-53 Karar sayılı ilamları da bu yönlere işaret etmektedir.
İşverenin, sigortalılara ilişkin hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği Kanunun 79/1. maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde, işverence Kuruma verilecek belgeler; işe giriş bildirgesi, aylık sigorta primleri bildirgesi, dönem bordrosu ve diğerleri şeklinde sıralanmıştır. Bu belgelerden birisinin dahi Kuruma verilmiş olması veya Kurumca fiilen ya da kayden sigortalı çalışma olgusunun tespiti halinde hak düşürücü süreden söz edilemeyecektir.
Çalışmanın mevsimlik olduğu hallerde de davacı ile işveren arasındaki sözleşme askıda olup mevsimlik dönemlerde hak düşürücü süre işlemeyecektir.
Kesintili çalışmanın varlığı halinde ise, kesintinin öncesi ve sonrasında oluşacak her çalışma devresi için dava koşullarının varlığı yukarıda belirtilen olgular dikkate alınarak belirlenecektir.
Ancak, davacı çalışmasının kesintisiz olarak devam ettiğini iddia ettiğinden çalışmanın kesintisiz olduğu kanıtlanırsa, hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyeceğinden işin esasına girip tüm delilleri değerlendirerek bir sonuca ulaşmak gerekmektedir.
Somut olayda, davacının 15.02.1997 tarihinden 30.03.2000 tarihine kadar kesintisiz çalıştığını iddia ettiği, davalı işyerinden 15.02.1997 tarihinden itibaren bir kısım hizmetinin bildirildiği ve davacının bu tarihten itibaren devam eden çalışmasının tespitini istediği anlaşılmaktadır. Davacının tespitini istediği çalışmalarının, bildirilen hizmeti de kapsar şekilde kesintisiz devam etmesi halinde, blok çalışmanın varlığı durumunda artık hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez.
Yapılacak iş, işin esasına girilerek; davalı işyerinin ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarını istemek, davalı işyeri maden işyeri olduğundan yer altı çalışmalarına ilişkin defter ve kayıtları getirtmek, ücret ödeme belgelerini, puantaj kayıtlarını istemek, dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, davalı işyerindeki çalışmanın mevsimlik çalışma olup olmadığını sormak, beyanı alınan tanıkların davalı işyerinde çalıştıklarının denetimini sağlamak bakımından hizmet cetvellerini davalı Kurumdan istemek, davalı işyerindeki bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmemesi halinde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön