22. Hukuk Dairesi 2018/6695 E. , 2018/16400 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2018/6695 E. , 2018/16400 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili davacının, davalı işyerinde ... şantiyesindeki işyerinde kalite kontrol departmanında mühendis olarak 09.07.2015 tarihinde işe başladığını ve davalının 20.12.2016 tarihinde haksız fesih bildirimi ile işten çıkarıldığını, davacının 19.12.2016 tarihinde gerçekleşen ... Büyükelçisinin vurulması olayı ile ilgili herhangi bir bağlantısı ve sorumluluğunun olmadığını, bu nedenle ifadesine dahi başvurulmadığını, söz konusu talihsiz olayı gerçekleştiren kişinin dayısının davacının babası olması, davacının iş akdinin feshi için haklı sebep oluşturmayacağını ayrıca .... Büyükelçisini vuran kişi ile davacının arasında fesih bildiriminde belirtildiği gibi birinci derece akrabalık ilişkisinin olmadığı, davacının babası, katilin dayısı olduğu için bilgisine başvurulmak üzere emniyete götürülerek ve ifadesi alındıktan sonrada serbest bırakıldığını, söz konusu olayla ilgili davacının herhangi bir alakası ve bağlantısı olmadığını, bu hususta davacının babasına açılmış bir dava bulunmadığını, fesih bidirimi içeriğinden de anlaşılacağı üzere davacının görevi ile ilgili bir sıkıntıları olmadığını, iş akdinin feshine sebebiyet verecek haklı bir nedenin olmadığını, davalı işveren sadece basında çıkan aslı astarı olmayan gerçekliği teyit edilmemiş haberlere itibar ederek konuyla ilgili davacının savunmasının dahi almaksızın tek taraflı olarak iş akdini haksız bir şekilde feshedildiğini belirterek açılan davanın kabulü ile davacının işe iadesine ve diğer haklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, 20/12/2016 tarihinde sosyal medya, televizyon ve gazetelerde ... Büyükelçisine yapılan suikast haberlerinde davacının babası olan ...’nun gözaltına alındığını, aynı zamanda davacının babasının 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında da gözaltına alınarak serbest bırakıldığını, diğer yandan, müvekkil şirket yetkilileri aleyhinde de bir soruşturma dosyası bulunmadığını, içinde bulunulan olağanüstü koşullar, devletin her kademesinde ve toplumda teröre karşı verilen topyekün mücadele ve terörden arınma faaliyetleri, esasen işveren müvekkili bu kararı almaya mecbur bıraktığını, müvekkil işveren, aleyhinde ileri sürülen haksız ve yersiz ithamlarla savaşırken bir yandan da davacının mevcut durumu ile karşı karşıya kalınması işveren olarak kendisini bu kararı almaya zorunlu kıldığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının ... Büyükelçisinin vurulması olayı ile ilgili olarak olay zanlısı ile arasında birinci derecede akrabalık ilişkisinin var olduğu, davacının babası ...'nun olayla ilgili olarak göz altına alındığı ve yaşanan bu vahim olayla birlikte sosyal medyada çıkan haberlerde lanse edilmiş olduğu ifade edilmiş olmakla birlikte; söz konusu olaya ilişkin olarak davacı hakkında herhangi bir soruşturma dosyasının bulunmadığı anlaşılmış olup, davacının babası hakkında yapılan soruşturmanın ise davacının iş akdinin haklı nedenle fesih sebebi yapılamayacağı gerekçesiyle davacının iş akdinin feshinin geçersizliğine davacının işe iadesine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin haklı veya geçerli sebeple feshedilip feshedilmediği noktasındadır.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun'un 25/II. maddesinde öngörülen ve işverene derhal fesih yetkisi tanıyan haklı sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara ... açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz. Yargılama sırasında bu sebeplerin ağırlıkları her olayın özelliğine göre değerlendirilmelidir. İşçinin iyiniyet ve ahlak kurallarına uymayan davranışı sonucunda iş ilişkisine devam etmek işveren açısından çekilmez hale gelmişse, diğer bir anlatımla güven temeli çökmüşse işverenin haklı sebeple derhal fesih hakkı doğar. Buna karşılık, işçinin davranışı taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmamakla, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hale getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu nedenle iş ilişkisini yürütmesi normal olarak beklenemiyorsa 4857 sayılı Kanun'un 18/1. maddesi gereği geçerli fesih hakkı doğar.
İş ilişkisinde işverenin işçisine karşı duyduğu şüphe, aralarındaki güven ilişkisinin zedelenmesine ... açmaktadır. İşverenden katlanması beklenemeyecek bir şüpheden dolayı işçinin iş ilişkisinin devamı için gerekli olan uygunluğu ortadan kalktığından, güven ilişkisinin sarsılmasına ... açan şüphe, işçinin kişiliğinde bulunan bir sebep olarak karşımıza çıkmaktadır. Ciddi, önemli ve somut olayların haklı kıldığı şüphe, güven potansiyeline sahip olmaksızın ifa edilemeyecek iş için işçinin uygunluğunu ortadan kaldırdığından, şüphe feshi, işçinin yeterliliğine ilişkin fesih türü olarak gündeme gelecektir. Şüphe, fesih anında mevcut belirli objektif vakıa ve emarelere dayanmalıdır. İşverenin sırf sübjektif değerlendirmesi yeterli olmayıp, yapılan incelemede işçinin şüphe edilen eylemi işlediğinin büyük bir ihtimal dahilinde olduğu sonucunun ortaya çıkması gerekir.
Dosya içeriğine göre davacının kalite kontrol deperatmanında mühendis olarak davalı işyerinde çalıştığı, davacının iş akdi 14.10.2016 tarihli fesih bildirimi ile “9.12.2016 tarihinde ... Büyükelçisinin vurulması ile ilgili olarak olay zanlısı ile birinci derecede akrabalık ilişkinizin var olduğu, babanızın [...) olayla ilgili olarak gözaltına alındığı bilinmektedir. Babanız ... 15.07.2016 tarihinde yaşanan darbe girişimi nedeniyle de gözaltına alınarak daha sonra serbest bırakıldığı, yaşanan bu vahim olayla birlikte sosyal medyada çıkan tüm haberlerde lanse edilmiş ve tarafımızca bu şekilde öğrenilmiştir.Tüm bu yaşanan olaylar neticesinde 20.12.2016 tarihinde iş akdiniz tarafımızdan haklı sebeplerle (diğer nedenler) feshine” denilerek sona erdirilmiştir. Davacının ... Büyükelçisinin vurulması olayı ile ilgili olarak olay zanlısının kuzeni olduğu ayrıca davacının babası ...'nun olayla ilgili olarak ve ...-... terör örgütüne üyelik suçundan soruşturma yürütüldüğü, gözaltına alındığı, sonrasında serbest bırakıldığı halen hakkında soruşturma dosyası bulunduğu anlaşılmıştır. Davacının birinci derece akranlarının eylemleri ve halen soruşturmanın mevcut olması değerlendirildiğinde iş ilişkinin işveren açısından devam ettirilmesi beklenemez. İşçiye güven sarsılmıştır. Bu nedenle davalı vekillerinin temyiz talepleri kabul edilmelidir.
Bu itibarla, davacının iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğinin kabulü ile, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
Hüküm: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Davanın REDDİNE,
3- Alınması gereken 35,90 TL karar ilam harcından davacının yatırdığı 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,50 karar ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalılara iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön