22. Hukuk Dairesi 2017/14234 E. , 2018/15900 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
22. Hukuk Dairesi 2017/14234 E. , 2018/15900 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde garson olarak 01.01.2004-01.04.2014 tarihleri arasında, yıllık izin kullanmaksızın, dini bayramların ilk iki günü dışında kalan tüm genel tatil günleri dahil, ayda ortalama 1 hafta günü de dahil olmak üzere haftanın 6 günü 09.00-22.00 saatleri arasında fazla mesai yapmak suretiyle çalışmakta iken taleplerine rağmen fazla çalışma, hafta ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanununun 24/II. maddesi uyarınca feshettiğini ileri sürerek, bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, 2013/Ağustos Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, 2014/Ocak, Şubat aylarına ilişkin imzalı ücret bordrolarında ( F.M.1) olarak fazla mesai tahakkuku bulunduğu, fazla mesai ücret tahakkuku bulunan aylara ilişkin ücret pusulaları içeriklerinin ... hesap ekstreleri bilgileri ile karşılaştırmalı olarak incelenmesinde; bordrolarda tahakkuk ettirilen tutarların davacının banka hesabına ödendiği görülmüştür. Buna rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu döneme ilişkin de hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. İmzalı bordrolarda tahakkuk bulunan dönemlerin dışlanarak fazla çalışma alacağının hesaplanması gerekirken, hatalı değerlendirme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde garson olarak 01.01.2004-01.04.2014 tarihleri arasında, yıllık izin kullanmaksızın, dini bayramların ilk iki günü dışında kalan tüm genel tatil günleri dahil, ayda ortalama 1 hafta günü de dahil olmak üzere haftanın 6 günü 09.00-22.00 saatleri arasında fazla mesai yapmak suretiyle çalışmakta iken taleplerine rağmen fazla çalışma, hafta ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanununun 24/II. maddesi uyarınca feshettiğini ileri sürerek, bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, 2013/Ağustos Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, 2014/Ocak, Şubat aylarına ilişkin imzalı ücret bordrolarında ( F.M.1) olarak fazla mesai tahakkuku bulunduğu, fazla mesai ücret tahakkuku bulunan aylara ilişkin ücret pusulaları içeriklerinin ... hesap ekstreleri bilgileri ile karşılaştırmalı olarak incelenmesinde; bordrolarda tahakkuk ettirilen tutarların davacının banka hesabına ödendiği görülmüştür. Buna rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu döneme ilişkin de hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. İmzalı bordrolarda tahakkuk bulunan dönemlerin dışlanarak fazla çalışma alacağının hesaplanması gerekirken, hatalı değerlendirme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.