1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

22. Hukuk Dairesi 2016/23608 E. , 2019/21144 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
22. Hukuk Dairesi 2016/23608 E. , 2019/21144 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; iş sözleşmesine haklı bir neden olmadan son verildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Mahkemece, iş sözleşmesinin davacının görevini yapmamakta ısrar etmesi nedeniyle haklı olarak sonlandırıldığı kabul edilmiş ise de; varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir. Öncelikle,fesih bildiriminde daha önce de davacının bir çok kez sözlü ve yazılı ihtar aldığından bahsedilmiş olup dosyada davacı hakkında tutulan tutanakların 09.06.2012-04.11.2014 tarihleri arasında olduğu, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 26.maddesine göre derhal fesih hakkının 6 işgünü herhalde 1 yıl içinde kullanılması gerektiği dikkate alındığında fesihten önceki bir yıla ait eylemlerin fesih konusu yapılması için gerekli makul sürenin aşıldığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenle 03.11.2013 tarihinden öncesine ait tutanaklar feshe konu edilemez. Belirtilen tarihten sonra ise 28.10.2014, 03.11.2014 ve 04.11.2014 tarihli eylemlerin fesih konusu yapıldığı görülmektedir.28.10.2014 tarihli tutanak ile davacının iş ile ilgili performansının aşırı derecede düştüğü, daha önce sözlü ya da yazılı olarak uyarılmasına rağmen görev tanımında yazılı görevlerini yerine getirmediği, yerine getirdiğinde ise çok geç yerine getirdiği belirtilmiş olup davacının savunma vermekten imtina ettiği belirtilmiştir. Bu tutanak soyut nitelikte olup hangi görevin nasıl yerine getirilmediği açıklanmış değildir. Davacının gerek bu tutanak öncesi gerekse bu tutanaktan sonra hakkında tutulan tutanakların tamamında savunma istendiğinde savunmasını verdiği ve tutanak tanıklarının dinletilmediği de dikkate alındığında, davacının savunma vermekten imtina ettiği de yöntemine ispatlanmış değildir.03.11.2014 tarihli tutanak ile koli-kutu stok alanının oldukça dağınık olduğunun tespit edildiği, bunun üzerine sorumlusu olan davacıya ilgili yerin temizlenmesi görevi verildiği, davacının cevaben 'tamam ilgileniyorum' dediği, saat 11.00 sularında davacının izin istediği, verilen alanın tertip ve düzenini sağladıktan sonra çıkabileceği şeklinde davacıya izin verildiği, davacının bu durumu kabul ettiği ancak daha sonra talimatların yerine getirilip getirilmediği kontrol edildiğinde sadece 1 paletin yer değiştiği ve yol üzerinde 4 parça kağıt ve poşetin çöpe atıldığı, bunun dışında hiçbir şey yapılmadığının belirlendiği belirtilmiştir. Davacı ise yazılı savunmasında amirin kendisi ile husumetli olduğunu, suçlamayı kabul etmediğini belirtmiştir. 04.11.2014 tarihinde ise davacının almış olduğu sağlık raporunu amiri yerine satın alma departmanı çalışanına bildirmiş olması fesih gerekçesi yapılmıştır. 03.11.2014 ve 04.11.2014 tarihlerinde feshe konu edilen olayların gerçekleştiği kabul edilse dahi belirtilen nedenler haklı fesih ağırlığında olmayıp olsa olsa fesih için geçerli neden oluşturabilir.Tüm bu hususlar dikkate alındığında, mahkemece kıdem ve ihbar tazminatının kabulü yerine reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 14.11.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.