22. Hukuk Dairesi 2020/1973 E. , 2020/6414 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
22. Hukuk Dairesi 2020/1973 E. , 2020/6414 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Bölge Adliye Mahkemeleri, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca kurulmuş ve Adalet Bakanlığının 07.11.2015 tarihli 29525 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başlamışlardır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. maddesi istinaf kanun yoluna başvurulabilen kararları düzenlemekte olup, anılan maddeye göre, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir. İlgili madde hükmü uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar istinaf kanun yoluna tabidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının 17/10/2018 havale tarihli dava dilekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatlarını davalıdan tahsilini talep ettiği, söz konusu taleplere ilişkin olarak İlk Derece Mahkemesince verilen 21/06/2019 tarihli kararla arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğinden bahisle davanın usulden reddine hükmedildiği, bu kararın davacı tarafından istinaf edildiği, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda verilen 01/10/2019 tarihli kararla; taraflar arasında düzenlenen 04/07/2018 tarihli arabuluculuk tutanağına göre arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği gerekçe gösterilerek İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nun 353/1.a-6 hükmü gereğince ortadan kaldırılmasına ve dosyanın davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine hükmedildiği, 01/10/2019 tarihli Bölge Adliye Mahkemesi kararı üzerine İlk Derece Mahkemesince 16/01/2020 tarihinde verilen nihai kararda; tüm delillerin mahkemelerince toplandığı, toplanacak başkaca delil bulunmadığı, 6100 sayılı HMK'nun 353/1.a maddesinde tahdidi olarak düzenlenen hiçbir hale uymamasına rağmen dosyanın İlk Derece Mahkemesine yeniden yargılama yapılmak üzere gönderildiği gerekçesi ile temyiz yolu açık olduğunu belirtilerek mahkemelerinin görevsizliğine karar verildiği ve davacı temyizi üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmış olup yukarıda işaret edilen Kanun hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda temyiz yolunun açık olduğuna ilişkin açıklama yerinde olmamıştır.
Kaldı ki Bölge Adliye Mahkemesince ortadan kaldırılan 21/06/2019 tarihli Derece Mahkemesi kararının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden redde ilişkin olduğu ve HMK'nun 353/1.a-6 maddesinde açıkça belirtilen şekilde “gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden” verildiğinin tartışılamayacağı düşünüldüğünde; İlk Derece Mahkemesince “HMK'nın 353/1.a maddesindeki tahdidi koşullara uygun olmayan” bir gönderme kararı verildiği konusunda yapılan değerlendirme de hatalıdır.
Tüm bu nedenlerle temyiz incelemesi için gönderilen dosyada İlk Derece Mahkemesince verilen nihai karara dair kanun yolu inceleme görevi HMK’nın 341. maddesi hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemelerine ait olup, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmek üzere İlk Derece MAHKEMESİNE İADESİNE, 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Bölge Adliye Mahkemeleri, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca kurulmuş ve Adalet Bakanlığının 07.11.2015 tarihli 29525 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı uyarınca tüm yurtta 20.07.2016 tarihinde göreve başlamışlardır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. maddesi istinaf kanun yoluna başvurulabilen kararları düzenlemekte olup, anılan maddeye göre, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir. İlgili madde hükmü uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar istinaf kanun yoluna tabidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının 17/10/2018 havale tarihli dava dilekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatlarını davalıdan tahsilini talep ettiği, söz konusu taleplere ilişkin olarak İlk Derece Mahkemesince verilen 21/06/2019 tarihli kararla arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğinden bahisle davanın usulden reddine hükmedildiği, bu kararın davacı tarafından istinaf edildiği, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda verilen 01/10/2019 tarihli kararla; taraflar arasında düzenlenen 04/07/2018 tarihli arabuluculuk tutanağına göre arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği gerekçe gösterilerek İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nun 353/1.a-6 hükmü gereğince ortadan kaldırılmasına ve dosyanın davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine hükmedildiği, 01/10/2019 tarihli Bölge Adliye Mahkemesi kararı üzerine İlk Derece Mahkemesince 16/01/2020 tarihinde verilen nihai kararda; tüm delillerin mahkemelerince toplandığı, toplanacak başkaca delil bulunmadığı, 6100 sayılı HMK'nun 353/1.a maddesinde tahdidi olarak düzenlenen hiçbir hale uymamasına rağmen dosyanın İlk Derece Mahkemesine yeniden yargılama yapılmak üzere gönderildiği gerekçesi ile temyiz yolu açık olduğunu belirtilerek mahkemelerinin görevsizliğine karar verildiği ve davacı temyizi üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmış olup yukarıda işaret edilen Kanun hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararda temyiz yolunun açık olduğuna ilişkin açıklama yerinde olmamıştır.
Kaldı ki Bölge Adliye Mahkemesince ortadan kaldırılan 21/06/2019 tarihli Derece Mahkemesi kararının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden redde ilişkin olduğu ve HMK'nun 353/1.a-6 maddesinde açıkça belirtilen şekilde “gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden” verildiğinin tartışılamayacağı düşünüldüğünde; İlk Derece Mahkemesince “HMK'nın 353/1.a maddesindeki tahdidi koşullara uygun olmayan” bir gönderme kararı verildiği konusunda yapılan değerlendirme de hatalıdır.
Tüm bu nedenlerle temyiz incelemesi için gönderilen dosyada İlk Derece Mahkemesince verilen nihai karara dair kanun yolu inceleme görevi HMK’nın 341. maddesi hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemelerine ait olup, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmek üzere İlk Derece MAHKEMESİNE İADESİNE, 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.