22. Hukuk Dairesi 2020/230 E. , 2020/1601 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
22. Hukuk Dairesi 2020/230 E. , 2020/1601 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Davacı vekili, müvekkili işçinin alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2013/693 esas 2013/30811 karar sayılı 27.12.2013 tarihli kararıyla, “Mobbingin varlığı için kişilik haklarının ağır şekilde ihlaline gerek olmadığı, kişilik haklarına yönelik haksızlığın yeterli olduğu, ayrıca mobbing iddialarında şüpheden uzak kesin deliller aranmayacağı; davacı işçinin, kendisine işyerinde mobbing uygulandığına dair kuşku uyandıracak olguları ileri sürmesinin yeterli olduğu, işyerinde mobbingin varlığını gösteren olguların mahkemeye sunulması halinde, işyerinde mobbingin gerçekleşmediğini ispat külfetinin davalıya düştüğü; tanık beyanları, sağlık raporları, bilirkişi raporu, kamera kayıtları ve diğer tüm deliller değerlendirildiğinde mobbing iddiasının yeterli delillerle ispat edildiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemenin 02.06.2014 tarihli kararıyla, bozma kararına karşı direnilmesi üzerine direnme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2015/22-2274 esas 2018/1428 karar sayılı 04.10.2018 tarihli kararıyla, “Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu” gerekçesiyle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2019/22-608 esas 2019/1387 karar sayılı 10.12.2019 tarihli kararıyla, bozma ilamına uyularak verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyasının Dairemize gönderilmesi üzerine, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, iki tarafın yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 04.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Davacı vekili, müvekkili işçinin alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2013/693 esas 2013/30811 karar sayılı 27.12.2013 tarihli kararıyla, “Mobbingin varlığı için kişilik haklarının ağır şekilde ihlaline gerek olmadığı, kişilik haklarına yönelik haksızlığın yeterli olduğu, ayrıca mobbing iddialarında şüpheden uzak kesin deliller aranmayacağı; davacı işçinin, kendisine işyerinde mobbing uygulandığına dair kuşku uyandıracak olguları ileri sürmesinin yeterli olduğu, işyerinde mobbingin varlığını gösteren olguların mahkemeye sunulması halinde, işyerinde mobbingin gerçekleşmediğini ispat külfetinin davalıya düştüğü; tanık beyanları, sağlık raporları, bilirkişi raporu, kamera kayıtları ve diğer tüm deliller değerlendirildiğinde mobbing iddiasının yeterli delillerle ispat edildiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemenin 02.06.2014 tarihli kararıyla, bozma kararına karşı direnilmesi üzerine direnme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2015/22-2274 esas 2018/1428 karar sayılı 04.10.2018 tarihli kararıyla, “Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu” gerekçesiyle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2019/22-608 esas 2019/1387 karar sayılı 10.12.2019 tarihli kararıyla, bozma ilamına uyularak verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyasının Dairemize gönderilmesi üzerine, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, iki tarafın yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 04.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.