Satış İlanının Kıymet Takdirine İtirazda Bulunan Vekile Tebliğ Edilmesi Gerektiği
Gönderilme zamanı: 25 Kas 2021, 20:29
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO. 2015/30698
KARAR NO. 2016/371
KARAR TARİHİ. 12.01.2016
>UYAP KANALI İLE VEKALET İLİŞKİSİNİN BULUNMADIĞI BEYANI İLE TEBLİGATIN İADESİ--VEKİLE TEBLİGAT--İHALENİN FESHİ
ÖZET : Satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. İcra müdürlüğünce de, bu kurala uygun şekilde, satış ilanının, borçlu şirket adına kıymet takdirine itiraz eden vekiline tebliğ edildiği görülmüş, her ne kadar vekil tarafından "uyap" kanalı ile gönderilen dilekçe ile, bu icra dosyası ile ilgili vekalet ilişkisinin bulunmadığı beyanı ile tebligat iade edilmişse de, vekilin HMK'nun 81. ve 82. maddelerine uygun şekilde azledildiğine veya istifa ettiğine dair bir beyanının veya dosya içinde bu yönde bir kaydın da bulunmadığı anlaşılmıştır. Borçlu şirket adına vekiline yapılan tebligat geçerli olup, başka da ihalenin feshi nedeni bulunmadığı anlaşıldığına göre, mahkemece istemin reddine karar verilmesi gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1) Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre borçlunun yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine,
2) Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince; vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Hem vekile hem asile tebligat çıkartıldığı takdirde, asile yapılan tebligat fuzuli olup, usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir.
HMK'nun 81. maddesi uyarınca vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur. HMK'nun 82. maddesinde ise; istifa eden vekilin vekâlet görevinin, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam edeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, borçlu şirketin vekili aracılığıyla kıymet takdirine itirazda bulunduğu, anılan mahkemenin 06.11.2014 tarihli kararının takip dosyası arasında bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. İcra müdürlüğünce de, bu kurala uygun şekilde, satış ilanının, borçlu şirket adına kıymet takdirine itiraz eden vekiline tebliğ edildiği görülmüş, her ne kadar vekil tarafından "uyap" kanalı ile gönderilen dilekçe ile, bu icra dosyası ile ilgili vekalet ilişkisinin bulunmadığı beyanı ile tebligat iade edilmişse de, vekilin HMK'nun 81. ve 82. maddelerine uygun şekilde azledildiğine veya istifa ettiğine dair bir beyanının veya dosya içinde bu yönde bir kaydın da bulunmadığı anlaşılmıştır.
O halde, borçlu şirket adına vekiline yapılan tebligat geçerli olup, başka da ihalenin feshi nedeni bulunmadığı anlaşıldığına göre, mahkemece istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO. 2015/30698
KARAR NO. 2016/371
KARAR TARİHİ. 12.01.2016
>UYAP KANALI İLE VEKALET İLİŞKİSİNİN BULUNMADIĞI BEYANI İLE TEBLİGATIN İADESİ--VEKİLE TEBLİGAT--İHALENİN FESHİ
ÖZET : Satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. İcra müdürlüğünce de, bu kurala uygun şekilde, satış ilanının, borçlu şirket adına kıymet takdirine itiraz eden vekiline tebliğ edildiği görülmüş, her ne kadar vekil tarafından "uyap" kanalı ile gönderilen dilekçe ile, bu icra dosyası ile ilgili vekalet ilişkisinin bulunmadığı beyanı ile tebligat iade edilmişse de, vekilin HMK'nun 81. ve 82. maddelerine uygun şekilde azledildiğine veya istifa ettiğine dair bir beyanının veya dosya içinde bu yönde bir kaydın da bulunmadığı anlaşılmıştır. Borçlu şirket adına vekiline yapılan tebligat geçerli olup, başka da ihalenin feshi nedeni bulunmadığı anlaşıldığına göre, mahkemece istemin reddine karar verilmesi gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1) Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre borçlunun yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine,
2) Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince; vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Hem vekile hem asile tebligat çıkartıldığı takdirde, asile yapılan tebligat fuzuli olup, usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir.
HMK'nun 81. maddesi uyarınca vekilin azli veya istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur. HMK'nun 82. maddesinde ise; istifa eden vekilin vekâlet görevinin, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam edeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, borçlu şirketin vekili aracılığıyla kıymet takdirine itirazda bulunduğu, anılan mahkemenin 06.11.2014 tarihli kararının takip dosyası arasında bulunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, kıymet takdirine itiraz hakkındaki kararın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. İcra müdürlüğünce de, bu kurala uygun şekilde, satış ilanının, borçlu şirket adına kıymet takdirine itiraz eden vekiline tebliğ edildiği görülmüş, her ne kadar vekil tarafından "uyap" kanalı ile gönderilen dilekçe ile, bu icra dosyası ile ilgili vekalet ilişkisinin bulunmadığı beyanı ile tebligat iade edilmişse de, vekilin HMK'nun 81. ve 82. maddelerine uygun şekilde azledildiğine veya istifa ettiğine dair bir beyanının veya dosya içinde bu yönde bir kaydın da bulunmadığı anlaşılmıştır.
O halde, borçlu şirket adına vekiline yapılan tebligat geçerli olup, başka da ihalenin feshi nedeni bulunmadığı anlaşıldığına göre, mahkemece istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.