SAHTE FATURALARI KULLANANLAR İÇİN VERGİ İNCELEMESİ YAPILMADIĞI - FATURADAKİ İMZALARIN İNCELENMESİ
Gönderilme zamanı: 25 Kas 2021, 23:15
T.C.
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
E. 2018/3009
K. 2018/2962
T. 03.04.2018
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Beraat
I. Sanık hakkında 2004 ve 2005 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat kararına karşı katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre, 765 sayılı Kanunun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen ve sanığa yüklenen “2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının suçların işlendiği tarihlerden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
II. Sanık hakkında 2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat kararına karşı katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sahte fatura düzenleme suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun’un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır" şeklindeki düzenlemeye göre faturaların Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, 2006 takvim yılına ait suça konu faturalardan kanaat oluşturacak kadar asılları veya onaylı suretleri araştırılıp, getirtilerek yasada öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin incelenmesi, ... form analizine göre sanıktan mal alındığına dair Ba formu ile bildirimde bulunan yani suça konu faturaları kullanan mükellefler hakkında vergi incelemesi yapılıp yapılmadığı, bu faturalardan dolayı soruşturma veya kamu davaları açılıp açılmadığı sorulup, varsa celbiyle incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin bu dosyaya aktarılması, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, 2006 takvim yılına ilişkin faturalar üzerindeki yazı ve imzaların sanığa aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 03.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
E. 2018/3009
K. 2018/2962
T. 03.04.2018
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Beraat
I. Sanık hakkında 2004 ve 2005 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat kararına karşı katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre, 765 sayılı Kanunun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen ve sanığa yüklenen “2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre 5237 sayılı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının suçların işlendiği tarihlerden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
II. Sanık hakkında 2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen beraat kararına karşı katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sahte fatura düzenleme suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki "Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun’un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır" şeklindeki düzenlemeye göre faturaların Vergi Usul Kanunu’nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, 2006 takvim yılına ait suça konu faturalardan kanaat oluşturacak kadar asılları veya onaylı suretleri araştırılıp, getirtilerek yasada öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin incelenmesi, ... form analizine göre sanıktan mal alındığına dair Ba formu ile bildirimde bulunan yani suça konu faturaları kullanan mükellefler hakkında vergi incelemesi yapılıp yapılmadığı, bu faturalardan dolayı soruşturma veya kamu davaları açılıp açılmadığı sorulup, varsa celbiyle incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin bu dosyaya aktarılması, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, 2006 takvim yılına ilişkin faturalar üzerindeki yazı ve imzaların sanığa aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 03.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.