Haciz veya İpotek Sahibi Bulunamazsa Dava Tapu Müdürlüğüne Yöneltilir
Gönderilme zamanı: 26 Kas 2021, 13:29
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10684
KARAR NO: 2015/1704
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.08.2011 gününde verilen dilekçe ile ipotek ve haciz şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapu kaydındaki ipotek ve haciz şerhlerinin kaldırılması istemine ilişkindir.
Davalı Hazine vekili, pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı maliki olduğu 10 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 28.5.1945 tarihli haciz şerhinin ve yine aynı taşınmaz kaydında bulunan 6.11.1922 tarihli ipotek şerhinin kaldırılmasını istemiştir. Haciz şerhine ait dayanak belgeler bulunamamıştır. İpotek şerhine ait belgelerde ise; 6.11.1922 tarihinde 3000 ETL için İhsan lehine konulduğu ve hakkında bir bilgiye rastlanmadığı anlaşılmıştır. Tapu müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerinin yasalara uygun oluşması konularında görevli ve sorumludur. Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre dava konusu haciz ve ipoteğin hak sahibinin bulunması mümkün olmadığından davanın tapu sicilini tutmakla görevli ve sorumlu tapu müdürlüğüne yöneltilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.09.2013 tarihli, 2013/14-93-1364 sayılı kararı da bu doğrultudadır.
Bu nedenle mahkemece devamında hukuki yararı kalmayan haciz ve ipotek şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken husumet yönünden davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
19.2.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10684
KARAR NO: 2015/1704
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.08.2011 gününde verilen dilekçe ile ipotek ve haciz şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapu kaydındaki ipotek ve haciz şerhlerinin kaldırılması istemine ilişkindir.
Davalı Hazine vekili, pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı maliki olduğu 10 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 28.5.1945 tarihli haciz şerhinin ve yine aynı taşınmaz kaydında bulunan 6.11.1922 tarihli ipotek şerhinin kaldırılmasını istemiştir. Haciz şerhine ait dayanak belgeler bulunamamıştır. İpotek şerhine ait belgelerde ise; 6.11.1922 tarihinde 3000 ETL için İhsan lehine konulduğu ve hakkında bir bilgiye rastlanmadığı anlaşılmıştır. Tapu müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerinin yasalara uygun oluşması konularında görevli ve sorumludur. Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre dava konusu haciz ve ipoteğin hak sahibinin bulunması mümkün olmadığından davanın tapu sicilini tutmakla görevli ve sorumlu tapu müdürlüğüne yöneltilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.09.2013 tarihli, 2013/14-93-1364 sayılı kararı da bu doğrultudadır.
Bu nedenle mahkemece devamında hukuki yararı kalmayan haciz ve ipotek şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken husumet yönünden davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
19.2.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.