1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

İhtiyati Tedbir Yoluyla Hiçbir Takip İşlemi Yapılmamasına Dair Kararın Haciz İhbarnamesine Etkisi

Gönderilme zamanı: 27 Kas 2021, 14:26
gönderen Hepsihukuk
12. Hukuk Dairesi 2017/3226 E. , 2018/3043 K.

"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

26.9.2004 tarih ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna paralel olarak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerinde değişiklik yaparak istinaf ve temyiz ile ilgili hükümleri yeniden düzenleyen 18.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun ile İcra İflas Kanunu'na eklenen geçici 7. maddeye göre, 5311 sayılı Kanun hükümleri Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanır.Alacaklının, borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ilamsız icra takibine başladığı, takibin kesinleşmesi üzerine şikayetçi 3. kişi ...,l ... A.Ş.'ye İİK'nun 89/1. maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderildiği, şikayetçi 3. kişinin icra mahkemesine yaptığı başvuru ile; şikayetçi hakkında ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08.4.2016 tarih ve 2016/414 Esas sayılı ara kararı ile iflasın ertelenmesi davası kapsamında ihtiyati tedbir ara kararı verildiğini ve bu tedbir nedeniyle icra müdürlüğünce şikayetçi şirkete 89/1 haciz ibarnamesi gönderilemeyeceğini ileri sürerek söz konusu haciz ihbarnamesinin iptalini talep ettiği, mahkemece; ihtiyati tedbirin, şikayetçinin borçlu konumunda olduğu uygulamalara ilişkin olup, başkasının borcu nedeniyle şikayetçide bulunan alacağın haczine engel teşkil etmediği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından mahkeme kararı hakkında istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin 24.01.2017 tarih ve 2017/87 E. - 2017/159 K. sayılı kararı ile HMK'nun 353/1-b-1. maddesi gereğince başvurunun esastan reddedildiği görülmüştür.

... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi' nin 08.4.2016 tarih ve 2016/414 E. sayılı ihtiyati tedbir kararında, davacı şirket hakkında 6183 sayılı Kanun'a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere açılmış ve açılacak tüm icra takiplerinin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, davacı şirketlere ait menkul ve gayrimenkul malların, banka hesaplarındaki paraların, 3. şahıslardaki hak ve alacakların üzerine ihtiyati haciz konulmasının ve e-haciz, ihtiyati haciz yoluyla muhafaza altına alınmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, hükmedildiği görülmektedir. İİK'nun 89. madde hükmünde öngörülen birinci haciz ihbarnamesinin üçüncü şahsa tebliği doktrinde bir icra takip işlemi olarak nitelendirilmektedir. Mahkemece iflasın ertelenmesi davasında ihtiyati tedbir yoluyla "...hiçbir takip işlemi yapılmamasına..." karar verildiği zaman, ayrıca tasrih edilmemiş olsa bile, bir icra takip işlemi olarak 89/1 ihbarnamesinin üçüncü kişiye gönderilmesi ve/veya tebliğ edilmesi yasaklanmış olmaktadır. Bu bağlamda, iflasın ertelenmesi ve bunun ön önlemi olarak ihtiyati tedbirle sağlanmak istenen; özellikle takiplerin durdurulması suretiyle şirketin rahat bir nefes almasına imkan verilmesidir.

Somut olayda; her ne kadar iflasın ertelenmesi davası ve bu dava kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararı takip boçlusu olan ...,... Ltd. Şti. hakkında olmayıp, kendisine 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilen şikayetçi 3. kişi şirket hakkında ise de; şikayetçi şirket hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının amacı, niteliği ve bu dava sonunda verilecek kararın etkileri nazara alındığında, adı geçen şirket yönünden de borçlu konumunda olmasa dahi haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğinin kabulü gerekir. O halde mahkemece, şikayetin kabulüne karar vermek gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm tesis edilmesi ve istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesi’nce esastan reddedilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin 24.01.2017 tarih ve 2017/87 E. - 2017/159 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA) ve ... 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.12.2016 tarih ve 2016/756 E. - 2016/738 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 22/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.