Birinci Sırada Olmayan Haciz Alacaklısının Taşınmaz İhalesine Teminat Vermeden Girememesi Hali
Gönderilme zamanı: 27 Kas 2021, 22:08
12. Hukuk Dairesi 2015/30120 E. , 2015/33028 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçinin, haciz koyduran alacaklı olması nedeniyle 29.08.2014 tarihinde yapılacak olan artırmalara teminatsız olarak katılmak istediği, icra müdürlüğünce, önünde başka alacaklıların hacizlerinin bulunduğu, bu nedenle ihale bedelinden alacaklı hissesine düşecek tahmini bir bedel kalmayacağından, teminat yatırmadan ihaleye katılma talebinin reddine karar verildiği, dolayısıyla ihalelere teminatsız olarak katılmasının engellendiği gerekçesi ile ihalenin feshini talep ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK'nun 124/3. maddesi gereğince; artırmaya iştirak edeceklerin taşınmazın muhammen kıymetinin yüzde yirmisi nispetinde pey akçesi veya milli bir bankanın teminat mektubunu tevdi etmeleri şartnameye yazılır. Aynı maddenin 4. fıkrasına göre de; satılığa çıkarılan taşınmaz üzerinde hakkı olan alacaklının alacağı, yukarıdaki fıkrada yazılı nispet raddesinde ise, artırmaya iştiraki halinde ayrıca pey akçesi ve teminat aranmaz.
Haciz koydurmuş alacaklı yalnız bir kişi ise ve alacağı taşınmazın muhammen bedelinin yüzde yirmisi kadar veya ondan fazla ise, alacaklı, artırmaya katılabilmek için teminat göstermekle yükümlü değildir. Haciz koydurmuş olan alacaklılar birden fazla ise, o zaman bir haciz alacaklısının teminat göstermekten muaf tutulabilmesi için, satış sonucunda hissesine düşmesi tahmin olunan payın, muhammen bedelin yüzde yirmisini karşılaması şartı aranır.
Bu durumda mahkemece, gerekirse bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle yukarıda açıklanan ilkelere göre, şikayetçi şirketin satış sonucunda hissesine düşmesi tahmin olunan payın, muhammen bedelin yüzde yirmisini karşılayıp karşılamadığının ve dolayısıyla teminat yatırması gerekip gerekmediğinin araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçinin, haciz koyduran alacaklı olması nedeniyle 29.08.2014 tarihinde yapılacak olan artırmalara teminatsız olarak katılmak istediği, icra müdürlüğünce, önünde başka alacaklıların hacizlerinin bulunduğu, bu nedenle ihale bedelinden alacaklı hissesine düşecek tahmini bir bedel kalmayacağından, teminat yatırmadan ihaleye katılma talebinin reddine karar verildiği, dolayısıyla ihalelere teminatsız olarak katılmasının engellendiği gerekçesi ile ihalenin feshini talep ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK'nun 124/3. maddesi gereğince; artırmaya iştirak edeceklerin taşınmazın muhammen kıymetinin yüzde yirmisi nispetinde pey akçesi veya milli bir bankanın teminat mektubunu tevdi etmeleri şartnameye yazılır. Aynı maddenin 4. fıkrasına göre de; satılığa çıkarılan taşınmaz üzerinde hakkı olan alacaklının alacağı, yukarıdaki fıkrada yazılı nispet raddesinde ise, artırmaya iştiraki halinde ayrıca pey akçesi ve teminat aranmaz.
Haciz koydurmuş alacaklı yalnız bir kişi ise ve alacağı taşınmazın muhammen bedelinin yüzde yirmisi kadar veya ondan fazla ise, alacaklı, artırmaya katılabilmek için teminat göstermekle yükümlü değildir. Haciz koydurmuş olan alacaklılar birden fazla ise, o zaman bir haciz alacaklısının teminat göstermekten muaf tutulabilmesi için, satış sonucunda hissesine düşmesi tahmin olunan payın, muhammen bedelin yüzde yirmisini karşılaması şartı aranır.
Bu durumda mahkemece, gerekirse bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle yukarıda açıklanan ilkelere göre, şikayetçi şirketin satış sonucunda hissesine düşmesi tahmin olunan payın, muhammen bedelin yüzde yirmisini karşılayıp karşılamadığının ve dolayısıyla teminat yatırması gerekip gerekmediğinin araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.