Adi Ortaklığı Oluşturan Şirketlerin Ortaklık Başlığı Altında Gösterilip Ödeme Emri Tebliği Gerektiği
Gönderilme zamanı: 08 Ara 2021, 10:38
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/16355
KARAR NO : 2019/18039
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu sıfatıyla S. Yapı-M. İş Ortaklığı, M. İnşaat İth. İhr. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti. ve S. Yapı İnş. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlulardan M. İnşaat İth. İhr. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti. ve S.Yapı İnş. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti.nin icra mahkemesine yaptığı başvuruda; adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aleyhine takip yapılamayacağını ileri sürerek, ortaklık hakkında başlatılan takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; adi ortaklığı oluşturan şirketlerin ayrı ayrı borçlu gösterilerek icra takibinin başlatıldığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği, borçlu şirketlerin istinaf yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Adi ortaklığın aktif ve pasif dava (takip) ehliyeti bulunmadığından, takibin veya davanın bütün ortaklar aleyhinde açılması zorunludur. Taraf ehliyeti kamu düzeninden olup mahkemece kendiliğinden göz önüne alınmalıdır.
Somut olayda, icra dosyasında mevcut takip talebi ve ödeme emrinde adi ortaklığı oluşturan ortaklar ile birlikte S. Yapı-M. İş Ortaklığı’nın da borçlu olarak gösterildiği ve adi ortaklık adına da ödeme emri çıkartıldığı dolayısıyla adi ortaklığı oluşturan şirketlerin ve adi ortaklığın ayrı ayrı borçlu olduğu neticesinin doğduğu, ancak takibe dayanak çekin incelenmesinde keşidecinin S. Yapı-M. İş Ortaklığı olduğu dolayısıyla asıl borçlunun da iş ortaklığı olduğu görülmektedir.
O halde; adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aktif ve pasif dava (takip) ehliyeti bulunmadığı dikkate alındığında, takip talebi ve ödeme emrinin, asıl borçlu S. Yapı-M. İş Ortaklığı ana başlığı altında adi ortaklığı oluşturan şirketlerin borçlu hanesinde 1 ve 2 numara altında gösterilerek düzeltilmesi ve ödeme emri tebligatının da yalnızca iş ortaklığını oluşturan şirketlere çıkartılması gerektiğinden S. Yapı-M. İş Ortaklığı’na çıkartılan ödeme emri tebligatının iptaline karar verilmesi gerekirken istemin tümden reddi yönünde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile,yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 02/10/2018 tarih, 2018/2384 E.-1891 K. sayılı istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA ve Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 04.04.2018 tarih 2018/128 E.-250 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/16355
KARAR NO : 2019/18039
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu sıfatıyla S. Yapı-M. İş Ortaklığı, M. İnşaat İth. İhr. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti. ve S. Yapı İnş. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlulardan M. İnşaat İth. İhr. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti. ve S.Yapı İnş. En. Tur. ve Tic. Ltd. Şti.nin icra mahkemesine yaptığı başvuruda; adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aleyhine takip yapılamayacağını ileri sürerek, ortaklık hakkında başlatılan takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; adi ortaklığı oluşturan şirketlerin ayrı ayrı borçlu gösterilerek icra takibinin başlatıldığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği, borçlu şirketlerin istinaf yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Adi ortaklığın aktif ve pasif dava (takip) ehliyeti bulunmadığından, takibin veya davanın bütün ortaklar aleyhinde açılması zorunludur. Taraf ehliyeti kamu düzeninden olup mahkemece kendiliğinden göz önüne alınmalıdır.
Somut olayda, icra dosyasında mevcut takip talebi ve ödeme emrinde adi ortaklığı oluşturan ortaklar ile birlikte S. Yapı-M. İş Ortaklığı’nın da borçlu olarak gösterildiği ve adi ortaklık adına da ödeme emri çıkartıldığı dolayısıyla adi ortaklığı oluşturan şirketlerin ve adi ortaklığın ayrı ayrı borçlu olduğu neticesinin doğduğu, ancak takibe dayanak çekin incelenmesinde keşidecinin S. Yapı-M. İş Ortaklığı olduğu dolayısıyla asıl borçlunun da iş ortaklığı olduğu görülmektedir.
O halde; adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından aktif ve pasif dava (takip) ehliyeti bulunmadığı dikkate alındığında, takip talebi ve ödeme emrinin, asıl borçlu S. Yapı-M. İş Ortaklığı ana başlığı altında adi ortaklığı oluşturan şirketlerin borçlu hanesinde 1 ve 2 numara altında gösterilerek düzeltilmesi ve ödeme emri tebligatının da yalnızca iş ortaklığını oluşturan şirketlere çıkartılması gerektiğinden S. Yapı-M. İş Ortaklığı’na çıkartılan ödeme emri tebligatının iptaline karar verilmesi gerekirken istemin tümden reddi yönünde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile,yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 02/10/2018 tarih, 2018/2384 E.-1891 K. sayılı istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA ve Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 04.04.2018 tarih 2018/128 E.-250 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.