1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

TMSF'nin kayyım olarak atandığı şirketler haçtan veya teminattan muaf değildir

Gönderilme zamanı: 10 Ara 2021, 15:34
gönderen Hepsihukuk
T.C.
SAKARYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/36

İCRAYI GERİ BIRAKMA KARARI


Dava Konusu : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan)
İcra Müdürlüğü : Gebze 4. İcra Dairesi
Mehil Belge Tarih ve No : 06/01/2019 Tarih ve 2019/**** Esas
Teminatın Türü : Teminatsız

Mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve yargılama sonuçlanıncaya kadar icranın geri bırakılması talep edilmiş ise de;

Dairemizce UYAP sistemi ve fiziki dosya üzerinden yapılan incelemeler neticesinde dosya içerisinde mehil vesikasında teminatın nev'inin teminatsız olarak bildirildiği, İ****i Sanayi Ticaret Pazarlama Anonim Şirketi'nin 670 Sayılı KHK kapsamında kapatılmadığı ve Hazineye devir edilmediği anlaşılmaktadır.

675 sayılı KHK nın 16/1 maddesi kapatılan kurum ve kuruluşlar ilgilidir. 10.11.2016 tarih ve 6758 sayılı Kanunla kabul edilen ve OHAL kapsamında çıkarılan 674 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 19.maddesi;

“(1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce terör örgütlerine aidiyeti, iltisakı veya irtibatı nedeniyle 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 133 üncü maddesi uyarınca kayyım atanmasına karar verilen şirketlerde görev yapan kayyımların yetkileri, hakim veya mahkeme tarafından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilir ve devirle birlikte kayyımların görevleri sona erer.

(2) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra ve olağanüstü halin devamı süresince terör örgütlerine aidiyeti, iltisakı veya irtibatı nedeniyle Ceza Muhamekesi Kanununun 133 üncü maddesi uyarınca şirketlere ve bu Kanunun 13 üncü maddesi uyarınca varlıklara kayyım atanmasına karar verildiği takdirde, kayyım olarak Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu atanır.

(3) (Değişik: 2/1/2017-KHK-680/81 md.) 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğüne veya Hazineye devredilen şirketler hariç olmak üzere; birinci ve ikinci fıkra kapsamındaki şirketler, soruşturma ve kovuşturma sonuna kadar, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun gözetiminde, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun ilişkili olduğu Bakanın atadığı yöneticiler tarafından ticari teamüllere uygun olarak ve basiretli tüccar gibi yönetilir. Bu şirketlerin yöneticileri Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun ilişkili olduğu Bakan tarafından atanır ve görevden alınır. Bu şirketlerin mali durumu, ortaklık yapısı, piyasa koşulları veya diğer sorunları nedeniyle mevcut halin sürdürülebilir olmadığının tespit edilmesi durumunda, şirketin yahut varlıklarının veya 5271 sayılı Kanunun 128 inci maddesinin onuncu fıkrasında belirtilen malvarlığı değerlerinin satılmasına veya feshi ile tasfiyesine Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun ilişkili olduğu Bakan tarafından karar verilebilir. Satış ve tasfiye işlemleri ilgili şirketin yönetim kurulu tarafından yerine getirilir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun ilişkili olduğu Bakan onayıyla belirlenir.

(4) (Ek: 17/4/2017-KHK-690/73 md.) Üçüncü fıkra kapsamında gerçekleştirilen varlık ve malvarlığı değeri satışlarına bağlı olarak elde edilen gelirden borçlar ödendikten sonra kalan tutar, şirket işlerinde kullanılabilir. Üçüncü fıkra kapsamında gerçekleştirilen fesih ve tasfiye işlemleri sonunda borçlar ödendikten sonra kalan tutar, yargılamanın kesin hükümle sonuçlandırılmasına kadar bir kamu bankasında açılan hesapta nemalandırılır.” şeklindedir.

17.01.2017 tarih ve 29951 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “10/11/2016 Tarihli ve 6758 Sayılı Kanunun 19 uncu Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar”ın 4’üncü maddesinin 1’inci fıkrasına göre de "kayyımlık görevi TMSF’ye devredilen şirketler, bu şirketlerin varlıkları veya malvarlığı değerleri, soruşturma ve kovuşturma sonuna kadar şirket yöneticilerince ticari teamüllere uygun olarak basiretli bir tüccar gibi yönetilir. Keza 6’ıncı maddeye göre de bu şirketler hak ve menfaatleri gözetilerek ticari teamüllere uygun bir şekilde basiretli bir tacir gibi yönetilir. Şirketin iktisadi faaliyetlerini sürdürmesi, üretim ve istihdama katkı sağlaması esastır." düzenlemesine yer verilmiştir.

Yönetimi TMSF’ye devredilmiş olan davalı şirket konumundaki kurumların, TMSF’nin gözetiminde ticari teamüllere uygun olarak ve basiretli tüccar gibi yönetilmesine devam edilmektedir. 6758 Sayılı Kanunun 20. maddesi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun satış ve Tasfiyeye ilişkin yetkilerini düzenlemekte olup, 5411 sayılı kanunun kıyasan uygulanacağı düzenlenmiştir.

Ortada devam eden tüzel kişilik olup, kayyım olarak Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun atandığı sabittir. Ortada henüz fona devredilen bir şirket olmadığından, harç muafiyetinin olması veya 5411 Sayılı Yasanın 140/5. maddesinden yararlanması mümkün değildir.

Bu nedenle, davalı şirketin harçtan muaf olmadığı, fon ve faaliyet izni kaldırılan bankalara ilişkin mali istisnalar bu olayda uygulanmasının mümkün olmadığı, ilk derece mahkemesinin ilamına konu alacak tutarlarının teminat altına alınmadan mehil vesikasının verildiği anlaşılmakla talebin şimdilik REDDİNE, 06/01/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.