1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

Etkin pişmanlık hükmünün uygulama olanağının tartışılması

Gönderilme zamanı: 11 Ara 2021, 00:03
gönderen Hepsihukuk
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2020/1003 E. ,2020/1520 K. İçtihat

Özet
18.12.2018 tarihinde yakınan ____’ten içerisinde cep telefonu, kimlik kartları, sürücü belgesi, banka kartları, 340 TL nakit para, altın kolye ve sair makyaj malzemeleri olan çantayı yağmalayan sanık ____’ın, farklı bir olay nedeniyle yakalanıp emniyete getirildiğinde bu olayı da anlattığı ve elinde kalan 61 TL parayı yakınana teslim edilmek üzere kolluk görevlilerine verdiği, çantayı attığı çöp konteynerinin de yerini gösterdiği, ancak çanta ve diğer malzemelerin ele geçmediğinin anlaşılması karşısında; kısmî iade nedeniyle sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına yakınanın rıza gösterip göstermediği sorulup sonucuna göre; 5237 sayılı TCK'nin 168/3-4. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulama olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi BOZMAYI gerektirmiştir.


(Karar Tarihi : 22.05.2020)
İ____ 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/16 Esas, 2019/46 Karar sayılı ilâmı ile yağma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne karşı, sanık ____ savunmanının CMK'nin 272 ve müteakip maddeleri uyarınca istinaf kanun yoluna başvurması üzerine; İ____ Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu verilen 18.06.2019 gün, 2019/1537 Esas, 2019/1645 Karar sayılı "Esastan ret (eleştiri ile)" kararına karşı, sanık ____ savunmanı tarafından usûlüne uygun olarak açılan temyiz davası üzerine, temyiz dilekçesinde hukuka aykırı olduğu ileri sürülen hususlar ile re'sen incelenmesi gereken konular CMK'nin 288 ve 289. maddeleri kapsamında incelenip görüşüldü:

Sanık ____ hakkında, yakınan ____'e karşı işlediği yağma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usûl ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak;
1- İngilizce kursundan çıkıp evine gitmek için sokakta yürüyen yakınan ____'in yanına gelen sanık ____'ın, yakınanın hareket hâlinde olduğu yol üzerinde geçişini engelleyecek şekilde önceden engeller koyarak ve tertibat alarak yolunu kesmek biçiminde bir hareketinin bulunmadığı ve bu bağlamda "yol kesme"den söz edilemeyeceğinin anlaşılması karşısında; sanık ____ hakkında, yasal koşulları bulunmadığı hâlde 5237 sayılı TCK'nin 149. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi ile uygulama yapılması,

2- 18.12.2018 tarihinde yakınan ____'ten içerisinde cep telefonu, kimlik kartları, sürücü belgesi, banka kartları, 340 TL nakit para, altın kolye ve sair makyaj malzemeleri olan çantayı yağmalayan sanık ____'ın, farklı bir olay nedeniyle yakalanıp emniyete getirildiğinde bu olayı da anlattığı ve elinde kalan 61 TL parayı yakınana teslim edilmek üzere kolluk görevlilerine verdiği, çantayı attığı çöp konteynerinin de yerini gösterdiği, ancak çanta ve diğer malzemelerin ele geçmediğinin anlaşılması karşısında; kısmî iade nedeniyle sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına yakınanın rıza gösterip göstermediği sorulup sonucuna göre; 5237 sayılı TCK'nin 168/3-4. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulama olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,

Bozmayı gerektirmiş, sanık ____ savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu verilen 2019/1537 Esas ve 2019/1645 Karar sayılı hükmünün isteme aykırı olarak 5271 sayılı CMK'nin 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 22.05.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ceza Kanunu MADDE 148 :(1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.

(3) Mağdurun, herhangi bir vasıta ile kendisini bilmeyecek ve savunamayacak hale getirilmesi de, yağma suçunda cebir sayılır.