1. Hukuk Dairesi 2018/3863 E. , 2018/13181 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
1. Hukuk Dairesi 2018/3863 E. , 2018/13181 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDELİN TAHSİLİ
Taraflar arasında görülen davada
Davacılar asıl davada, mirasbırakanları ...’in maliki olduğu 206 ada 10 parsel sayılı taşınmazı davalıların mirasbırakanı ...’ye sattığını ve satış karşılığı mirasbırakanları lehine 03/04/1970 tarihinde 4.000 lira bedelli ipotek tesis edilip, ipoteğe konu borcun halen ödenmediğini, davalıların ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/6186 esas sayılı dosyasına 30-Tl depo ederek ipoteğin fekkini istediklerini, ancak taşınmazın satış bedeli ödenmediği için davalıların ipoteğin fekkini isteyemeyeceklerini ileri sürerek taşınmazın satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle satış aktinin feshi ve tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini, aksi taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tespit edilerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 20.000-Tl’nin faiziyle ödenmesini istemişler, 01/03/2012 tarihli ıslah dilekçesiyle iptal tescil isteğinin kabul edilmemesi halinde hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkelerine göre ve taşınmazın rayiç bedeli de nazara alınarak ipotek bedelinin dava tarihindeki ekonomik şartlara uyarlanması ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 20.000-Tl’nin faiziyle birlikte ödenmesini istemişler, davacılar birleştirilen davada, aynı iddiaları tekrarlayarak kısmi şekilde açılan asıl davada alınan 16/04/2012 tarihli bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmazın değerinin 327.000-Tl olarak tespit edildiğini belirterek öncelikle satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle satış aktinin feshi ve tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini, olmadığı taktirde hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkeleri gereğince taşınmazın rayiç bedeli de nazara alınmak suretiyle ipotek bedelinin günümüz şartlarına uyarlanarak bakiye 307.000-Tl’nin faiziyle birlikte tahsilini istemişlerdir.
İpotek alacaklısı ... mirasçıları ..., ..., ..., ... ve ..., davacı sıfatıyla davaya katılma talebinde bulunmuşlar ve mahkemece adı geçenlerin davacı olarak katılmalarına karar verilmiştir.
Asıl ve birleştirilen davada bir kısım davalılar vekili, zamanaşımı definde bulunmuş, davaya konu ipoteğin 4 aylık süre ile kurulduğunu ve süreli ipotek olması nedeniyle 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, ipotek alacaklısının bütün mirasçılarının birlikte hareket etmesi gerekip davacıların dava ehliyetinin bulunmadığını, ipotek alacaklısının gerektiğinde ipoteğin paraya çevrilmesini isteyerek alacağını taşınmazın satış bedelinden tahsil etme hakkı bulunmakla rayiç bedel talebinde bulunamayacağını, ipotek sözleşmesine göre ipoteğin faizsiz kurulduğunun anlaşıldığını, ödenecek meblağın ipotek sözleşmesindeki 4.000 lira ile sınırlı olup davaya konu ipoteğin 03/04/1970 tarihinde kurulduğunu ve ipotek bedelinin davacıların mirasbırakanına ödendiğini, ancak davacıların mirasbırakanının ipotek bedelini aldıktan sonra ...’dan ayrılması nedeniyle ipoteğin kaldırılamadığını, ... 3. İcra müdürlüğü’ne başvurarak ipoteğin fekkini istediklerini, dava konusu ipoteğin geçerli bir alacak borç ilişkisine dayanması nedeniyle asıl ve birleştirilen davada denkleştirici adalet ilkesinin uygulanamayacağını, davacılar ya da mirasbırakanları tarafından ipotek senedine dayalı olarak icra takibi yapılabilecekken hiçbir işlem yapılmayıp 1970 yılından 2009 yılına kadar alacağın sürüncemede kalmasına sebebiyet veren davacı yanın kendi kusuruna dayanarak hak talep edemeyeceğini, asıl davada ipotek bedeli ve faizinin 34,41-Tl olarak saptandığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla tespit edilecek ipotek bedelini ödemeye hazır olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılardan ..., herhangi bir savunma getirmemiştir.
Mahkemece tarafların mirasbırakanları arasında satış işlemine ve ipoteğe konu edilen çekişmeli taşınmaz üzerine davalı tarafça bina yapıldığının anlaşıldığı, ipoteğin alacağı teminat altına alan ve taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni hak olmakla davacılara mülkiyeti geri isteme hakkı vermeyeceği gerekçesiyle iptal tescil isteğinin reddine, ipotek bedelinin ödendiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davacıların bedel isteğinin kısmen kabulüne, ipotek bedeli ile 4 aylık süreden sonra dava tarihine kadar işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 35,41-Tl’nin davalılardan tahsiline, kararın kesinleşmesinden sonra ipoteğin fekkine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.70.-TL. bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 04.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDELİN TAHSİLİ
Taraflar arasında görülen davada
Davacılar asıl davada, mirasbırakanları ...’in maliki olduğu 206 ada 10 parsel sayılı taşınmazı davalıların mirasbırakanı ...’ye sattığını ve satış karşılığı mirasbırakanları lehine 03/04/1970 tarihinde 4.000 lira bedelli ipotek tesis edilip, ipoteğe konu borcun halen ödenmediğini, davalıların ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/6186 esas sayılı dosyasına 30-Tl depo ederek ipoteğin fekkini istediklerini, ancak taşınmazın satış bedeli ödenmediği için davalıların ipoteğin fekkini isteyemeyeceklerini ileri sürerek taşınmazın satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle satış aktinin feshi ve tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini, aksi taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tespit edilerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 20.000-Tl’nin faiziyle ödenmesini istemişler, 01/03/2012 tarihli ıslah dilekçesiyle iptal tescil isteğinin kabul edilmemesi halinde hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkelerine göre ve taşınmazın rayiç bedeli de nazara alınarak ipotek bedelinin dava tarihindeki ekonomik şartlara uyarlanması ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 20.000-Tl’nin faiziyle birlikte ödenmesini istemişler, davacılar birleştirilen davada, aynı iddiaları tekrarlayarak kısmi şekilde açılan asıl davada alınan 16/04/2012 tarihli bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmazın değerinin 327.000-Tl olarak tespit edildiğini belirterek öncelikle satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle satış aktinin feshi ve tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini, olmadığı taktirde hakkaniyet ve denkleştirici adalet ilkeleri gereğince taşınmazın rayiç bedeli de nazara alınmak suretiyle ipotek bedelinin günümüz şartlarına uyarlanarak bakiye 307.000-Tl’nin faiziyle birlikte tahsilini istemişlerdir.
İpotek alacaklısı ... mirasçıları ..., ..., ..., ... ve ..., davacı sıfatıyla davaya katılma talebinde bulunmuşlar ve mahkemece adı geçenlerin davacı olarak katılmalarına karar verilmiştir.
Asıl ve birleştirilen davada bir kısım davalılar vekili, zamanaşımı definde bulunmuş, davaya konu ipoteğin 4 aylık süre ile kurulduğunu ve süreli ipotek olması nedeniyle 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, ipotek alacaklısının bütün mirasçılarının birlikte hareket etmesi gerekip davacıların dava ehliyetinin bulunmadığını, ipotek alacaklısının gerektiğinde ipoteğin paraya çevrilmesini isteyerek alacağını taşınmazın satış bedelinden tahsil etme hakkı bulunmakla rayiç bedel talebinde bulunamayacağını, ipotek sözleşmesine göre ipoteğin faizsiz kurulduğunun anlaşıldığını, ödenecek meblağın ipotek sözleşmesindeki 4.000 lira ile sınırlı olup davaya konu ipoteğin 03/04/1970 tarihinde kurulduğunu ve ipotek bedelinin davacıların mirasbırakanına ödendiğini, ancak davacıların mirasbırakanının ipotek bedelini aldıktan sonra ...’dan ayrılması nedeniyle ipoteğin kaldırılamadığını, ... 3. İcra müdürlüğü’ne başvurarak ipoteğin fekkini istediklerini, dava konusu ipoteğin geçerli bir alacak borç ilişkisine dayanması nedeniyle asıl ve birleştirilen davada denkleştirici adalet ilkesinin uygulanamayacağını, davacılar ya da mirasbırakanları tarafından ipotek senedine dayalı olarak icra takibi yapılabilecekken hiçbir işlem yapılmayıp 1970 yılından 2009 yılına kadar alacağın sürüncemede kalmasına sebebiyet veren davacı yanın kendi kusuruna dayanarak hak talep edemeyeceğini, asıl davada ipotek bedeli ve faizinin 34,41-Tl olarak saptandığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla tespit edilecek ipotek bedelini ödemeye hazır olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılardan ..., herhangi bir savunma getirmemiştir.
Mahkemece tarafların mirasbırakanları arasında satış işlemine ve ipoteğe konu edilen çekişmeli taşınmaz üzerine davalı tarafça bina yapıldığının anlaşıldığı, ipoteğin alacağı teminat altına alan ve taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni hak olmakla davacılara mülkiyeti geri isteme hakkı vermeyeceği gerekçesiyle iptal tescil isteğinin reddine, ipotek bedelinin ödendiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davacıların bedel isteğinin kısmen kabulüne, ipotek bedeli ile 4 aylık süreden sonra dava tarihine kadar işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 35,41-Tl’nin davalılardan tahsiline, kararın kesinleşmesinden sonra ipoteğin fekkine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.70.-TL. bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 04.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.