1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

1. Hukuk Dairesi 2017/3692 E. , 2018/12974 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
1. Hukuk Dairesi 2017/3692 E. , 2018/12974 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.05.2017 ...... günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ...... Ceylan ile temyiz edilen davalı ... Müd. vekili Avukat ...... Şahin, davalı ...Ş. vekili Avukat ...... Kılıç, davalı .......... A.Ş. vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı ... A.Ş. vekili Avukat, davalı ... vekili Avukat, davalı ............A.Ş. vekili Avukat gelmediler yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı, borçlu olmadığı halde verdiği ipotek nedeniyle ... 3.İcra Müdürlüğü'nün 2006/14524 esas sayılı dosyası ile birlikte diğer dosyalarda borçlu şirket ile aleyhinde icra takibi yapıldığını, usulsüz işlemler sonunda maliki olduğu 20272 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davalı ...Ş.'ne 315.100,00 TL ye ihâle edildiğini, ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2009/1269 esası üzerinden ihalenin feshi davası açtığı halde, yine usulsüz işlemler sonucu ihalenin kesinleştirildiğini, taşınmazın ihâle alıcısı Girişim Varlık Yönetimi A.Ş. adına tescil edildiğini ve taşınmazdan tahliyesinin sağlandığını


davalı ...Ş. isimli şirketin açılan ihalenin feshi davasından 17/11/2009 tarihli tebligat ile haberdar olduğunu, buna rağmen taşınmazı diğer davalı .........alama A.O.'na satarak devrettiğini, bu şirket tarafından da yine davalılardan ............... San. ve Tic. A.Ş.'ne finansal kiralama yoluyla satıldığını ve tapuya şerh verildiğini, ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2009/1426 esas sayılı dosyası ile ihâlenin kesinleştirilmesine yönelik işlemlerin iptaline karar verildiğini, bu kararın Yargıtay'ca onanıp kesinleştiğini, taşınmazın hukuki ve fiili durumunun eski hale getirilmesi girişimlerinin sonuçsuz kaldığını, yine ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2009/1269 esas sayılı dosyasında ihâlenin feshine karar verildiğini ve Yargıtay’ca onanıp, karar düzeltme isteği de reddedilerek kesinleştiğini, icra dairesinde çalışanların sorumluluğunun bulunduğunu, yapılan usulsüz işlemler sonucu mağdur olduğunu ileri sürüp taşınmazın tapu kaydının iptali ile yolsuz sözleşme şerhi de terkin edilerek adına tesciline, yapılan el atmanın önlenmesine ve taşınmazın kendisine teslimine, bu talepler mümkün olmaz ise, 315.100,00 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı ... ( Güven ) ......A.Ş. vekili, davacının kendi kusuru sonucu ihâlenin kesinleştiğini, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu, dar yetkili olan icra hukuk mahkemesinin ihalenin feshine ilişkin kararı maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden eldeki davaya da esas alınamayacağını, davacının herhangi bir hak kaybının bulunmadığını davalı .........alama A.O. vekili, müvekkil şirketin iyi niyetli olduğunu, çekişmeli taşınmazı rayiç bedeli üzerinden Girişim ......A.Ş’ten satın aldıklarını, icra yoluyla satışı ve ihalenin feshi davasını bilmediklerini, davalı ............San. Tic. A.Ş vekili, müvekkil şirketin çekişmeli taşınmazı tapu kayıt maliki olarak görünen .........alama A.O’dan finansal kiralama sözleşmesi ile satın aldığını, ihalenin feshine ilişkin davalar ile müvekkil şirketin bir ilgisinin bulunmadığını, şirketin iyi niyetli 3. şahıs konumunda bulunduğunu, davalı ... ve ..., İcra İflas Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca 1 sene geçmekle hukuka aykırı fiiler nedeniyle zarar görüldüğü iddiasına dayalı tazminat isteğinin zamanaşımına uğradığını, tapu müdürlüğü’nün davada husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacının açtığı ihalenin feshi davasında dosya numarasını yanlış bildirdiğini ve netice itibariyle kendi kusuru nedeniyle taşınmazın el değiştirdiğini belirterek davanın reddini savunmuşlar, davalı ... T. A.Ş. ise bir savunma getirmemiştir.
Mahkemece, davalı .........alama A.O’nın TMK’nun 1023. maddesi korumasından yararlanacağı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin, davacının herhangi bir zararının bulunmadığı, davacının kendi kusurlu hareketleri ile ihalenin kesinleştirildiği ve taşınmazın el değiştirdiği, davacının kusurunun davalılara yüklenemeyeceği gerekçesiyle de tazminat isteğinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan deliller ile tapu kayıt maliki .........alama A.O’nın kötüniyetli olduğu, başka bir deyişle durumu bildiği ya da kendisinden beklenen özeni göstermesi halinde bilebilecek durumda olduğu hususu kanıtlanamadığından 4721 sayılı TMK’nun 1023. maddesi koruyuculuğundan yararlanacağı gözetilerek tapu iptal ve tescil isteğinin reddedilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarına gelince

Çekişme konusu 20272 ada 6 parsel sayılı taşınmaz davacı adına kayıtlı iken ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2006/14524 esas sayılı dosyasındaki borcundan dolayı açık artırma sonucu 22.10.2009 tarihinde 315.100,00 TL üzerinden davalı ... Yönetim A.Ş.’ne satışının yapıldığı, taşınmazın 10.11.2009 tarihinde davalı ... Yönetim A.Ş. adına tescil edildiği davacı tarafından, davalı ... Yönetim A.Ş. aleyhine ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2009/1269 E 2010/46 K sayılı dosyasında açılan ihalenin feshi davasının kabulüne karar verildiği, bu kararın Yargıtay derecatından geçerek 09.05.2011 tarihinde kesinleştiği, davacının, ihale işleminin iptal edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, tapu sicillerinin tutulması bir takım prensiplere bağlı olup bunlardan ilki tescil, ikincisi sicilin güvenilirliği (aleniliği), diğeri ...'nin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebin bulunması, bir başka ifadeyle, illetten mücerret olmamasıdır. Oluşan bir sicil kaydının korunabilmesi bakımından, illetini teşkil eden geçerli bir sebebin olması zorunludur.
Somut olayda, davalı ... Yönetim A.Ş. adına oluşan sicilin hukuki mesnedi, ihaledir. O halde, ihalenin iptali ile sicilin hukuki dayanaktan yoksun kalacağı ve Türk Medeni Kanunu'nun 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği sabittir. Davalı ... Yönetim A.Ş. ilk el konumunda olup, iyiniyetli olması neticeye etkili değildir. Eldeki davada terditli olarak tazminat da istenmiştir.
Hal böyle olunca 6100 sayılı HMK’nun 26. maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak tazminat isteğinin davalı ... Yönetim A.Ş. yönünden kabul edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacı vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.