7. Hukuk Dairesi 2015/28571 E. , 2016/1816 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
7. Hukuk Dairesi 2015/28571 E. , 2016/1816 K.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin hak ettiği bazı işçilik alacaklarının ödenmediği belirterek davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceğini husumet itirazında bulunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, iş bu karar Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak hafta tatili alacağının reddine, sair hususlar kesinleşmiş olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, kısmi bozma kararına uyulması halinde kısmi bozma kararı gereğince inceleme yapılır ve yeni bir hüküm verilir. Mahkemenin kısmi bozma kararı gereğince verdiği yeni hüküm temyiz edilirse, Yargıtay'ca yalnız kısmi bozma kararının kapsamına giren bölüm hakkında temyiz incelemesi yapılır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22/02/2012 gün ve 2012/13-747-84, 10/10/2012 gün ve 2012/9-851-705 sayılı kararlarında belirtildiği gibi, Yargıtay'ca bozulan karar, sonraki kararın eki niteliğinde değildir. Bozma ile birlikte önceki hüküm ortadan kalkarak hukuki geçerliliğini yitirir. Mahkemece bozulan karara atıf yapılarak yeni hüküm oluşturulamaz. Bozmadan önceki ve bozmadan sonraki kararlar 6100 sayılı HMK. 297. maddesine uygun olmalıdır.
Mahkemece yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde işlem yapılması gerekirken, '...sair hususlar kesinleşmiş olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına...' şeklinde hüküm kurulması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelnmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin hak ettiği bazı işçilik alacaklarının ödenmediği belirterek davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirkete husumet yöneltilemeyeceğini husumet itirazında bulunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, iş bu karar Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak hafta tatili alacağının reddine, sair hususlar kesinleşmiş olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, kısmi bozma kararına uyulması halinde kısmi bozma kararı gereğince inceleme yapılır ve yeni bir hüküm verilir. Mahkemenin kısmi bozma kararı gereğince verdiği yeni hüküm temyiz edilirse, Yargıtay'ca yalnız kısmi bozma kararının kapsamına giren bölüm hakkında temyiz incelemesi yapılır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22/02/2012 gün ve 2012/13-747-84, 10/10/2012 gün ve 2012/9-851-705 sayılı kararlarında belirtildiği gibi, Yargıtay'ca bozulan karar, sonraki kararın eki niteliğinde değildir. Bozma ile birlikte önceki hüküm ortadan kalkarak hukuki geçerliliğini yitirir. Mahkemece bozulan karara atıf yapılarak yeni hüküm oluşturulamaz. Bozmadan önceki ve bozmadan sonraki kararlar 6100 sayılı HMK. 297. maddesine uygun olmalıdır.
Mahkemece yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde işlem yapılması gerekirken, '...sair hususlar kesinleşmiş olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına...' şeklinde hüküm kurulması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelnmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.