8. Hukuk Dairesi 2016/5913 E. , 2018/20014 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
8. Hukuk Dairesi 2016/5913 E. , 2018/20014 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :........ Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece, yedi günlük yasal süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre hüküm, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kapsar. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Hüküm gerekçesi dosya içeriğine uygun olmak zorundadır. Ayrıca, hükmün gerekçesi ile sonuç kısmı birbiri ile çelişmemelidir.
Somut olayda Mahkeme gerekçesinde 10.10.2015 tarihinde yapılan hacizde 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğu, ........ Müdürlüğünce 15.10.2015 tarihinde, haciz İİK'nin 99. maddesine göre yapılmış sayılarak, davacı alacaklıya dava açmak için yedi günlük süre verildiği, ........ Müdürlüğünün bu kararının alacaklı vekiline 09.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise yedi günlük süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar verildiği belirtilmiş ancak, hüküm fıkrasında davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Bu durumda karar ile gerekçe arasında çelişki oluşmuştur.
Ayrıca, ........ İflas Kanunu'nun 99. maddesinde “Haczedilen şey borçlunun elinde olmayıpta üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia eden üçüncü bir şahıs nezdinde bulunursa ........ müdürü o şahıs aleyhine ........ mahkemesine müracaat için alacaklıya yedi gün mühlet verir. Bu mühlet içinde ........ hâkimliğine dava ikame edilmezse üçüncü şahsın iddiası kabul edilmiş sayılır...” düzenlemesi yer almaktadır. Buna göre İİK’nin 99. maddesinin uygulanmasına yönelik müdürlük kararının hukuki sonuç doğurmaya elverişli olabilmesi için, üçüncü kişi aleyhine ........ mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verilmesi ve dava açmazsa üçüncü kişinin istihkak iddiasını kabul etmiş sayılacağı ihtaratının yapılması şartlarının bir arada bulunması gerekir. Gerekçeli kararda değinilen 15.10.2015 tarihli müdürlük kararında her ne kadar alacaklı vekiline 3. kişi aleyhine dava açmak için yedi günlük süre verilmiş ise de ihtarat yapılmamıştır. Bu durumda, verilen karar yukarıda değinilen şartları içermediği için hukuki sonuç doğurmaya elverişli değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nin 366 ve HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca İİK'nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 11.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :........ Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece, yedi günlük yasal süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre hüküm, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kapsar. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Hüküm gerekçesi dosya içeriğine uygun olmak zorundadır. Ayrıca, hükmün gerekçesi ile sonuç kısmı birbiri ile çelişmemelidir.
Somut olayda Mahkeme gerekçesinde 10.10.2015 tarihinde yapılan hacizde 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğu, ........ Müdürlüğünce 15.10.2015 tarihinde, haciz İİK'nin 99. maddesine göre yapılmış sayılarak, davacı alacaklıya dava açmak için yedi günlük süre verildiği, ........ Müdürlüğünün bu kararının alacaklı vekiline 09.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise yedi günlük süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar verildiği belirtilmiş ancak, hüküm fıkrasında davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Bu durumda karar ile gerekçe arasında çelişki oluşmuştur.
Ayrıca, ........ İflas Kanunu'nun 99. maddesinde “Haczedilen şey borçlunun elinde olmayıpta üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia eden üçüncü bir şahıs nezdinde bulunursa ........ müdürü o şahıs aleyhine ........ mahkemesine müracaat için alacaklıya yedi gün mühlet verir. Bu mühlet içinde ........ hâkimliğine dava ikame edilmezse üçüncü şahsın iddiası kabul edilmiş sayılır...” düzenlemesi yer almaktadır. Buna göre İİK’nin 99. maddesinin uygulanmasına yönelik müdürlük kararının hukuki sonuç doğurmaya elverişli olabilmesi için, üçüncü kişi aleyhine ........ mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verilmesi ve dava açmazsa üçüncü kişinin istihkak iddiasını kabul etmiş sayılacağı ihtaratının yapılması şartlarının bir arada bulunması gerekir. Gerekçeli kararda değinilen 15.10.2015 tarihli müdürlük kararında her ne kadar alacaklı vekiline 3. kişi aleyhine dava açmak için yedi günlük süre verilmiş ise de ihtarat yapılmamıştır. Bu durumda, verilen karar yukarıda değinilen şartları içermediği için hukuki sonuç doğurmaya elverişli değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nin 366 ve HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca İİK'nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 11.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.