1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

8. Hukuk Dairesi 2018/8727 E. , 2018/13533 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
8. Hukuk Dairesi 2018/8727 E. , 2018/13533 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı-kayyım vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacılar vekili, ... ili, ... İlçesi, 3744 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın maliklerinden kayyım atanan ...: ... oğlu'nun mirasçıları olduğunu belirterek, kayyımlığın kaldırılmasını istemiş mahkemece, davanın kabulü ile ... ...1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/654 Esas 2013/803 Karar sayılı kararı ile ... ilçesi, ... Mah. Cilt no:96 Sayfa no:9422, Ada no: 3744 Parsel No:2'de ölü ... adına tapuda kayıtlı bulunan 223/474 hissedeki kayyımlık kararının talep edenlerin ... 6. Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 2015/147 Esas 2015/449 karar sayılı veraset ilamındaki hisseleri nispetinde kayyımlık kararının kaldırılmasına dair verilen karar davalı kayyım vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. maddesinde “4721 Sayılı Türk Medenî Kanununun 427. maddesine göre, bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi veya ortada bulunmayan ve miras açıldığında sağ olup olmadığı ispatlanamayan mirasçının payının resmen yönetilmesi amacıyla kayyım atanmasının gerektiği hallerde, vesayet makamı bu kimselerin malları üzerinde ...'nin hak ve menfaati bulunup bulunmadığını, mahallin en büyük mal memurluğundan araştırır. ...'nin hak ve menfaatinin söz konusu olduğunun anlaşılması hâlinde, mahallin en büyük mal memurunu yönetim kayyımı tayin eder.” Türk Medenî Kanununun 426. maddesinde ise 'Vesayet makamı, ergin bir kişi, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri bir sebeple ivedi bir işini kendisi görebilecek veya bir temsilci atayabilecek durumda değilse, bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa, yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya resen temsil kayyımı atar.” hükümleri mevcuttur.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/654 Esas 2013/803 Karar sayılı kararı ile, ... ili, Kartal İlçesi, 3744 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın ...maliklerinden ... oğlu'na ... Defterdarı'nın kayyım olarak tayinine karar verildiği, 3744 ada, 2 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydında malik hanesinde sadece malikin adı ile baba adının yazılı olduğu, soyadının bulunmadığı, veraset ilamlarında davacıların ... oğlu ...'nin mirasçısı olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece sözü edilen bu delillere göre davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yeterli araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Şöyle ki kayyım atanması istemine ait davalar kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın gerekli araştırmayı yaparak karar vermek durumundadır.
3561 sayılı Kanun uyarınca atanan kayyımlığın kaldırılmasına ilişkin davalarda re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Mahkemece, konuya ilişkin kanun hükümleri ve kanunun amacı gözetilerek sadece dosyada bulunan mirasçılık belgeleri ile yetinilmeden detaylı bir şekilde kolluk araştırması yapılıp, dava konusu taşınmaza ait ilk tesisinden itibaren bütün tedavülleri ile birlikte tapu kayıtları ve dayanak belgelerinin ilgili tapu müdürlüğünden, vergi kaydıyla ilgili bilgi ve belgelerin belediye başkanlığından ve Vergi Dairesi Müdürlüğünden getirtilip kayıt ve belgelerde kimlik bilgilerinin bulunması halinde nüfus müdürlüğünden ilgililerin nüfus aile kayıtlarının istenip tapu maliki ile kayyım atanan kişi ve mirasçıları arasındaki irtibatın araştırılması, tapu kaydı ve nüfus kaydında geçen kişilerin kimlik bilgilerinin farklılığı karşısında gerekirse mahkemece tapuda isim tashihi davası açmak üzere süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucu beklenerek buna göre bir değerlendirme yapılması ve toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek, kayyım atanan kişinin tapu malikinin mirasçısı ile aynı kişi olup olmadığı hususu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmayla davanın kabulü doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüyle, hükmün 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi ve 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 31.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.