8. Hukuk Dairesi 2016/21194 E. , 2018/9696 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
8. Hukuk Dairesi 2016/21194 E. , 2018/9696 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.03.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılar vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan davacılar vekili Av. ... geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, vekil edeninin 493 ada 27 parsel sayılı taşınmazın 1951 yılından bu yana malik sıfatı ile zilyedi olduğunu, bu taşınmazın maliklerinin ...- ... kızı ve ... - ... oğlu olduğunu, davalılara bu taşınmazın 2510 sayılı İskan Kanunu ile verildiğini, tapuda malik olarak adları geçen davalılardan ... 'nin 1954 yılında, ...'in de 1980 yılında vefat ettiklerini belirterek, gerek 1951 tarihinden bu yana ve gerekse vefat tarihlerinden bu yana geçen süreler zarfında vekil edeni lehine 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptaline ve davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı asilller, ... 28/3/2013 tarihli duruşmada taşınmazın kendileri tarafından hiç kullanılmadığını beyan etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 493 ada 27 parsel (yeni ... ili ... ilçesi Marmaracık mahallesi 874 ada 27 parsel) sayılı taşınmazın ... ve ... adına olan tapu kaydının iptali ile ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 26/01/2016 tarih, 2016/124 Esas ve 2016/118 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında dahili davacılar adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm, duruşma talepli olarak davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre temyiz eden davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, TMK'nın 713/2. maddesinde yazılı 'ölüm' nedenine dayalı iptal ve tescil davasıdır.
TMK'nun 713/2. maddesindeki yollama nedeniyle bu tür davaların aynı maddenin diğer fıkralarında yazılı koşullara tabi olması gerektiği sonucuna ulaşılır. Aynı maddenin 3. fıkrasındaki 'tescil davası' sözcüğünün 1 ve 2. fıkraya göre açılacak davaları kapsadığının kabulü gerekir (Yargıtay HGK.nun 17.02.2010 tarih, 2010/8-58 Esas, 2010/78 Karar, M.R.Karahasan - İ.Özmen, Zilyetlik-Tescil-Tapu İptali Davaları, 1983-Sh 1451). Buna göre gerek yasal hasım durumunda bulunan Hazine ve diğer kamu tüzel kişileri ve gerekse iptal ve tescil isteği nedeniyle davada taraf durumunu almış bulunan kayıt malikinin mirasçıları davalılar harç, avukatlık ücreti ve diğer yargılama giderlerinden sorumlu tutulamazlar. Eksik harcın davacılardan alınmasına, yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına ve davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu husus gözden kaçırılarak harç, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılardan alınmasına karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalılar vekilinin temyiz itirazları bu yönden yerinde olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmekteyse de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK'nun 438/7. fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Yine davacı ... yargılama sırasında vefat ettiğinden, mirasçıları davaya dahil edilerek, yargılama bu şekilde sonlandırılmıştır. Mahkemece karar başlığına, dahili davacılar, davacı sıfatı ile yazılmış, hüküm kısmında ise dahili davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Açıklanan bu husus, hükmün infazında tereddüte yol açacağından ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7. fıkrası uyarınca hüküm fıkrasından dahili davacılar ibaresinin çıkarılarak yerine davacılar ibaresinin eklenmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün 1.fıkrasında yazılı '...dahili...'ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, hükmün 2, 3 ve 4 fıkralarında yazılı '...bakiye 3.228,96 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, '... 2.497,80 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine...', '...Davacılar, kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 8.343,50 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine...' ilişkin bölümlerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, bunun yerine '... bakiye 3.228,96 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine'ye gelir kaydına...', '... davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına...', 'davanın niteliği gereği davacı lehine avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına” ibarelerinin yazılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HMK'nun 304. maddesi (1086 sayılı HUMK'nun 438/7. fıkrası) gereğince düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 20.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.03.2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılar vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan davacılar vekili Av. ... geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, vekil edeninin 493 ada 27 parsel sayılı taşınmazın 1951 yılından bu yana malik sıfatı ile zilyedi olduğunu, bu taşınmazın maliklerinin ...- ... kızı ve ... - ... oğlu olduğunu, davalılara bu taşınmazın 2510 sayılı İskan Kanunu ile verildiğini, tapuda malik olarak adları geçen davalılardan ... 'nin 1954 yılında, ...'in de 1980 yılında vefat ettiklerini belirterek, gerek 1951 tarihinden bu yana ve gerekse vefat tarihlerinden bu yana geçen süreler zarfında vekil edeni lehine 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptaline ve davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı asilller, ... 28/3/2013 tarihli duruşmada taşınmazın kendileri tarafından hiç kullanılmadığını beyan etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 493 ada 27 parsel (yeni ... ili ... ilçesi Marmaracık mahallesi 874 ada 27 parsel) sayılı taşınmazın ... ve ... adına olan tapu kaydının iptali ile ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 26/01/2016 tarih, 2016/124 Esas ve 2016/118 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında dahili davacılar adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm, duruşma talepli olarak davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre temyiz eden davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, TMK'nın 713/2. maddesinde yazılı 'ölüm' nedenine dayalı iptal ve tescil davasıdır.
TMK'nun 713/2. maddesindeki yollama nedeniyle bu tür davaların aynı maddenin diğer fıkralarında yazılı koşullara tabi olması gerektiği sonucuna ulaşılır. Aynı maddenin 3. fıkrasındaki 'tescil davası' sözcüğünün 1 ve 2. fıkraya göre açılacak davaları kapsadığının kabulü gerekir (Yargıtay HGK.nun 17.02.2010 tarih, 2010/8-58 Esas, 2010/78 Karar, M.R.Karahasan - İ.Özmen, Zilyetlik-Tescil-Tapu İptali Davaları, 1983-Sh 1451). Buna göre gerek yasal hasım durumunda bulunan Hazine ve diğer kamu tüzel kişileri ve gerekse iptal ve tescil isteği nedeniyle davada taraf durumunu almış bulunan kayıt malikinin mirasçıları davalılar harç, avukatlık ücreti ve diğer yargılama giderlerinden sorumlu tutulamazlar. Eksik harcın davacılardan alınmasına, yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına ve davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu husus gözden kaçırılarak harç, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılardan alınmasına karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalılar vekilinin temyiz itirazları bu yönden yerinde olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmekteyse de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK'nun 438/7. fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Yine davacı ... yargılama sırasında vefat ettiğinden, mirasçıları davaya dahil edilerek, yargılama bu şekilde sonlandırılmıştır. Mahkemece karar başlığına, dahili davacılar, davacı sıfatı ile yazılmış, hüküm kısmında ise dahili davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Açıklanan bu husus, hükmün infazında tereddüte yol açacağından ve bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7. fıkrası uyarınca hüküm fıkrasından dahili davacılar ibaresinin çıkarılarak yerine davacılar ibaresinin eklenmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün 1.fıkrasında yazılı '...dahili...'ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, hükmün 2, 3 ve 4 fıkralarında yazılı '...bakiye 3.228,96 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, '... 2.497,80 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine...', '...Davacılar, kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 8.343,50 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine...' ilişkin bölümlerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, bunun yerine '... bakiye 3.228,96 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine'ye gelir kaydına...', '... davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına...', 'davanın niteliği gereği davacı lehine avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına” ibarelerinin yazılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HMK'nun 304. maddesi (1086 sayılı HUMK'nun 438/7. fıkrası) gereğince düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 20.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.