1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

12. Hukuk Dairesi 2018/15419 E. , 2019/11212 K

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
12. Hukuk Dairesi 2018/15419 E. , 2019/11212 K.

'İçtihat Metni'
..........

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı banka tarafından borçlu aleyhine başlatılan takipte, talimat yolu ile satışı yapılan...... sayılı 5 nolu bağımsız bölümün 06.06.2017 tarihli taşınmaz ihalesine ilişkin olarak, borçlunun, ihalenin elektronik ortamda ilanının yapılmadığı ve taşınmazın ilan tahtasında ilan edilmediği haliyle taşınmazın ihalesine sadece alacaklının katıldığı ve ihale bedelinin de düşük olduğu şikayeti ile ihalenin feshini talep ettiği, ilk derece mahkemesince ilanın özel ilan tahtasına asıldığına dair İcra Müdürlüğü'nün 15.03.2017 tarihli askı tutanağının bulunduğu, ihalenin yine elektronik ortamda esatis.uyap.gov.tr adresinde yapıldığı, buna ilişkin 06.06.2017 tarihinde İcra Müdürlüğü'nce rapor alındığı, bu sebeple davacının ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü hususların gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine ve davacının ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına çarptırılmasına hükmolunduğu, borçlunun istinaf yoluna başvurması üzerine...... 8. Hukuk Dairesi istinaf başvurusunun somut olayda, 15.03.2017 tarihli satış ilanı ile aynı tarihli şartnamede, elektronik ortamda teklif vermeye ilişkin hususların gösterildiği ancak satış ilanının elektronik ortamda yapıldığına dair uyap çıktılarının icra dosyası kapsamında bulunmadığının görüldüğü, bu durumda, icra müdürlüğünce, şikayete konu ihalede ilgili yasal düzenlemelerin uygulanmadığı ve satış ilanının elektronik ortamda yayımlanmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla satış kararı tarihi 15/03/2017 tarihi olup, yapılan değişiklerin yürürlüğe girdiği tarih olan 05/01/2013 tarihinden sonra olduğu, satış karar tarihi itibariyle satış ilanının elektronik ortamda usulüne uygun ilan edilmediği anlaşılmakla, satış ilanının elektronik ortamda yapılmamasının, tek başına ihalenin feshi sebebi olduğu, ihale tutanağına bu
durumun yazılmaması ise fesih sebebi olmadığı, ancak belirtildiği gibi, ihale tarihi itibariyle icra dosyasında ilana ilişkin tutanağın da dosyada mevcut olmadığı gerekçesiyle HMK'nın 353/1-b/2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir.
Satış kararı tarihi (15.03.2017) itibariyle yürürlükte bulunan 6352 Sayılı Yasa ile değişik İİK'nun 114. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesi gereğince ‘... Satış ilanı elektronik ortamda yapılır.’ denilmektedir.


Öte yandan, İcra İflas Kanunu'nun 126/4. maddesinde ise açık artırmaya elektronik ortamda teklif verme yoluyla başlanacağı, aynı Kanunun 129. maddesinde birinci ve ikinci ihalenin, icra memuru tarafından, ilanda belirlenen yer, gün ve saatte, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif üzerinden başlatılacağı, taşınmazın üç defa bağırıldıktan sonra, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif de değerlendirilerek, en çok artırana ihale edileceği, birinci ihalede alıcı çıkmazsa satışın icra memuru tarafından geri bırakılacağı düzenlenmiştir. Şu halde, ihaleye, ancak Uyap sisteminde yer alan E-Satış Portalı üzerinden teklif verilmesi veya açık artırmaya katılınarak pey sürülmesi sureti ile iştirak edilebilir.
Somut olayda, ........... 2016/139 Talimat sayılı dosyasından ......... gönderilen 12.04.2019 tarihli yazıda ‘.. Ekte gönderilen satış ilanının 15.03.2017 tarihinde tanzim edildiği, yine ekte gönderilen 06.06.2017 tarihinde saat 14.23 itibari ile ....... sistemi üzerinden verilen tekliflere ilişkin rapor alınmıştır. Ekte gönderilen elektronik teklifler raporundan da anlaşılacağı üzere E-teklif verilmemiştir..’ denildiği, dolayısıyla şikayet konusu satış ilanının elektronik ortamda ilan edildiği anlaşılmaktadır.
O halde bölge adliye mahkemesince 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca şikayetçi borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile,.......Hukuk Dairesi'nin 04.10.2018 tarih ve 2018/824 E. - 2018/1869 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 26/06/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



.......