1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

5. Hukuk Dairesi 2016/20242 E. , 2018/15254 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
5. Hukuk Dairesi 2016/20242 E. , 2018/15254 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı idare ve davalı ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş; davalı ... vd. vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 25/09/2018 günü temyiz eden davacı idare vekili davalı ... vd. vekilinin yüzlerine karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden diğer davalının yoklukluğunda duruşmaya başlanarak sözlü açıklamalarda dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

- K A R A R -

Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal olarak incelenen satış eski tarihli olduğu gibi, emsalin emlak vergisine esas değeri getirtilip denetlenmeden değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi;
2-Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 356,67 m²'lik kısmına, dosya içerisinde taraf vekillerinin arta kalan kısım yönünden sadece değer kaybı oranı belirlenmesi yönündeki talepleri dikkate alınarak, değer kaybı oranı belirlenerek kamulaştırma bedeline eklenmek suretiyle kamulaştırma bedelinin tespiti yönünde bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerince temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, bir kısım davalılardan peşin alınan harcın iadesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.630,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 1.630,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 25/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.