5. Hukuk Dairesi 2017/23243 E. , 2018/12288 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
5. Hukuk Dairesi 2017/23243 E. , 2018/12288 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın ön koşul nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.Dava konusu taşınmazın tapu maliklerine davacı idarece çıkartılan uzlaşma çağrı kağıtlarının, dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmıştır. Bir dava açıldığında öncelikle davanın taraflarına tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
Mahkemece, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.02.2011 gün 2010/5-546 esas 2011/11 sayılı kararı da dikkate alınarak, davalıların açık adresi Kamulaştırma Kanunu’nun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip kendilerine; şayet maliklerin ölü olduğu tespit edilirse, sunulacak veraset belgesi esas alınarak mirasçıları Kamulaştırma Kanunu’nun 14/5. maddesi uyarınca davaya dahil edildikten ve aynı şekilde adresleri tespit edildikten sonra mirasçılarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine,20/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın ön koşul nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.Dava konusu taşınmazın tapu maliklerine davacı idarece çıkartılan uzlaşma çağrı kağıtlarının, dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmıştır. Bir dava açıldığında öncelikle davanın taraflarına tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
Mahkemece, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.02.2011 gün 2010/5-546 esas 2011/11 sayılı kararı da dikkate alınarak, davalıların açık adresi Kamulaştırma Kanunu’nun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip kendilerine; şayet maliklerin ölü olduğu tespit edilirse, sunulacak veraset belgesi esas alınarak mirasçıları Kamulaştırma Kanunu’nun 14/5. maddesi uyarınca davaya dahil edildikten ve aynı şekilde adresleri tespit edildikten sonra mirasçılarına Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine,20/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.