5. Hukuk Dairesi 2018/1638 E. , 2018/11254 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
5. Hukuk Dairesi 2018/1638 E. , 2018/11254 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 31/05/2017 gün ve 2016/11922 Esas - 2017/14705 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davacı idare vekillince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, önceki acele el koyma dosyasında bloke edilen bedelin bu dosyada belirlenen bedelden mahsup edilmesinde bir isabetsizlik olmadığından bu hususta bozma yapılmaması gerektiği, bu defa yapılan incelemeden anlaşılmakla,
Davacı idare vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 31.05.2017 gün ve 2016/11922- 2017/14705 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede,
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem bakımından doğrudur.
Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
1-Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre % 4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 olarak kabulü ile az bedel tespiti
2-Taşınmazın değeri belirlenirken, bilirkişi raporunda sermaye faizi ve genel idare giderlerinin, üretim masraflarına dahil edilmek suretiyle az bedele hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir.Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 31/05/2017 gün ve 2016/11922 Esas - 2017/14705 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davacı idare vekillince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, önceki acele el koyma dosyasında bloke edilen bedelin bu dosyada belirlenen bedelden mahsup edilmesinde bir isabetsizlik olmadığından bu hususta bozma yapılmaması gerektiği, bu defa yapılan incelemeden anlaşılmakla,
Davacı idare vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 31.05.2017 gün ve 2016/11922- 2017/14705 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede,
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem bakımından doğrudur.
Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
1-Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre % 4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 olarak kabulü ile az bedel tespiti
2-Taşınmazın değeri belirlenirken, bilirkişi raporunda sermaye faizi ve genel idare giderlerinin, üretim masraflarına dahil edilmek suretiyle az bedele hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir.Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.