YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ
Esas No : 2012/85
Karar No : 2012/3028
♦HACİZ İHBARNAMELERİNİN İPTALİ
♦MENFİ TESPİT
♦DAVA AÇMA SÜRESİ
DAVA : Davacı C. Ç. vekili tarafından, davalı D. Ç. aleyhine 15.10.2010 gününde verilen dilekçeyle İcra İflas Yasası'nın 89/3. maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespitiyle haciz ihbarnamelerinin iptali istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın hak düşürücü süre yönünden reddine dair verilen 1.2.2011 tarihli kararın Yargıtay'da duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 28.2.2012 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı adına gelen olmadı, karşı taraftan davalı vekili geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan raporla dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı tarafından dava dışı üçüncü kişi hakkında başlatılan icra takibi sırasında İcra ve İflas Yasası'nın 89. maddesi gereğince kendisine gönderilen birinci, 2. ve 3. haciz ihbarnameleri sebebiyle borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
Yerel mahkemece, 3. haciz ihbarnamesinin davacıya tebliğ tarihi olan 29.4.2010 gününden itibaren İcra ve İflas Yasası'nın 89/3. maddesinde belirtilen 15 günlük süre geçtikten sonra dava açıldığı gerekçesiyle, istem süre yönünden reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur.
Tüm dosya kapsamının incelenmesinden; davalının, dava dışı borçlu kişi hakkında kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlattığı, bu icra takibi sırasında davacıya İcra İflas Yasası'nın 89. maddesi uyarınca l.,2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, haciz ihbarnamelerine dair tüm tebliğ işlemlerinin tebligat Yasası'nın 21. maddesine göre yapıldığı, tebligat belgelerinde; davacıya, 1. haciz ihbarnamesinin 26.2.2010 günü, 2. haciz ihbarnamesinin 9.4.2010 günü, 3.haciz ihbarnamesinin de 29.4.2010 günü tebliğ edilmiş olarak gösterildiği, davacının icra dosyasına 1.10.2010 tarihli dilekçe verdiği ve bu dilekçesinde, haciz ihbarnamelerinin kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, haciz ihbarnamelerine 1.10.2010 tarihi itibariyle muttali olduğunu ileri sürerek haciz ihbarnamelerine itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Davacı, icra dosyasına vermiş olduğu 1.10.2010 tarihli dilekçesinden sonra 15.10.2010 tarihli dilekçesiyle kendisine yapılan tebliğ işlemlerinin usulsüz olduğunu ileri sürerek İcra Hukuk Mahkemesinde şikayet yoluna başvurmuştur. Beyoğlu 3. İcra Hukuk Mahkemesince şikayet üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen 24.11.2010 tarihli kararda; "... davacının, şikayet konusu tüm tebliğlerin en geç 1.10.2010 tarihinde muttali olduğu ve şikayetin bu ıttıla tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 15.10.2010 tarihinde yapıldığı...", gerekçesiyle şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir. İcra Hukuk Mahkemesi'nin kesinleşen bu kararından ve dosya içerisinde bulunan tebligata dair belgelerin incelenmesinden; tebligatların, tebligat Yasası'nın 21. maddesinde öngörülen şartları taşımadığı, usulüne uygun olmadığı, bu sebeple 3. haciz ihbarnamesinin davacıya tebliğ tarihinin ve davacının bu ihbarnamelere muttali olduğu tarihin 1.10.2010 olduğunun kabul edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Davacı da, eldeki bu davayı 15.10.2010 günü açmış ve icra dosyasından gönderilen 3. haciz ihbarnamesini 1.10.2010 günü tebliğ aldığını ancak, takip borçlusuna borçlu olmadığını ileri sürmüştür.
İcra ve İflas Yasası'nın 4949 Sayılı Yasayla değişik 89/3. maddesi gereğince, haciz ihbarnamelerine karşı olumsuz ( menfi ) tespit davası açma süresi, 3. haciz ihbarnamesinin tebliğ gününden itibaren 15 gündür. Davacının 3. haciz ihbarnamesini öğrenmiş olduğu ve tebliğ etmiş sayılacağı 1.10.2010 gününden sonra 15 günlük süre dolmadan 15.10.2010 günü eldeki dava açıldığına göre henüz dava açma süresi geçmemiştir.
Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, işin esası hakkında inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yukarda yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA ve temyiz eden davacıdan peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, 28.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
89/1 İPTALİ HAKKINDA
- Hepsihukuk
- Mesaj Panosu Yöneticisi
- Mesajlar: 2291
- Kayıt: 28 Mar 2021, 13:29
- İletişim:
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 438 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
- 0 Cevaplar
- 393 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
- 0 Cevaplar
- 277 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
- 0 Cevaplar
- 580 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
- 0 Cevaplar
- 344 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
- 0 Cevaplar
- 753 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
-
BELEDİYE İŞÇİLERİ HAKKINDA ADLİ SORUŞTURMA, GENEL HÜKÜMLER
gönderen Hepsihukuk » » forum İdare Hukuku - 0 Cevaplar
- 740 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
-
-
AVUKAT HAKKINDA DİSİPLİN KOVUŞTURMASI
gönderen Hepsihukuk » » forum Bölge Adliye Mahkemeleri Kararları - 0 Cevaplar
- 545 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
-
- 0 Cevaplar
- 711 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk
-
- 0 Cevaplar
- 725 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Hepsihukuk